
Bilim insanları, teknologlar, mühendisler ve matematikçilerin bir eksikliğinin görüldüğü korkunç öngörüleri unutunuz.Â
Binlerce kez uyarıları görmüş olmalısınız. Çok az sayıda genç insan bilimsel veya teknik konularda çalışır. İş dünyası bu alanlarda yeteri kadar çalışan bulamaz ve ülkenin rekabete dayalı üstünlüğü tehdit altındadır.
Neredeyse bu konunun bahsedilmediği bir ülke yoktur. Amerika Birleşik devletleri bu kriz ile yüzleşiyor. Tıpkı Japonya, İngiltere, Avusturalya, Çin, Brezilya, Güney Afrika, Singapur, Hindistan gibi. Bu ülkelerin pek çoğunda STEM (Fen, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik kısaltması) Â çalışanlarının öngörülen eksikliği yüz binlerce hatta milyonlarca sayıda olduğu düşünülmektedir. Başkan Barack Obama`nın bilim ve teknoloji danışmanlığı kurulu tarafından hazırlanan 2012 raporunda gelecek 10 yıl içerisinde ek olarak bir milyon STEM mezununa ihtiyaç olacağı belirtilmektedir. İngiltere de, Mühendislik Kraliyet Akademisi 2020`ye kadar ulusun her yıl yüz bin STEM eğitimi alanında yetişmiş mezuna ihtiyaç olacağını rapor etmiştir. Aynı zamanda Almanya matematik, bilgisayar bilimi, doğal bilimler ve teknoloji disiplinlerinde 210 bin çalışan eksikliği olduğunu belirtmektedir.

Arz ve Talep Konusu: Her yıl Amerikan okullarında STEM derecesi alanların sayısı, var olan uygun işlerden daha fazla. H-1B vize sahipleri, STEM derecesi sahipleri ve bunu gibiler hesaba dahil edildiğinde STEM işgücü eksikliğinin var olduğunu söylemek zordur.
Bu durum çok üzücüdür. Hükümetler her yerde şu an STEM çalışanlarının oranını arttırmak için milyar dolarlık harcamalar yapmaktadır. Başkan Obama 2020`ye kadar  hükümet ve sanayi için her yıl 10 bin yeni Amerikan mühendisin ve ek olarak  100 bin STEM öğretmeninin eğitimi için  çağrıda bulunmaktadır ve bu yeni iş gücü girene kadar Facebook, IBM ve Microsoft gibi şirketler yıllık 65 binden 180 bine kadar nitelikli çalışanların geçici göçüne izin verecek geçici vizenin (H-1B) sayısını arttırmak için lobi faaliyetleri yapmaktadırlar. Benzer şekilde Avrupa Birliği, birlik dışından nitelikli çalışanları işe almak için yeni mavi vize kartının tanıtımını yapmaktadır. Hindistan hükümeti 10 yılın sonunda 1.6 milyon üniversite eğitimli mühendisin eksikliğinden kaçınmak için ek olarak 8 yüz yeni üniversiteye ihtiyaçları olduğunu belirtmektedir.
Hal böyle iken, böyle vahim öngörülerin  yanı sıra, uygun işlerden daha çok STEM çalışanı olduğuna yönelik karşıt önerilerin raporlarını da bulabilirsiniz. Örneğin bir çalışmada 2000 yılından bu yana bilgisayar ve matematik alanlarında çalışan Amerikan işçilerinin ücretlerinde geniş bir şekilde durgunluk olduğu bulunmuştur. Büyük durgunluğun (Great Recession) yavaş bir şekilde uzaklaştığında bile, STEM çalışanları hala iş bulmaya çalışmaktadır. Çünkü Boing, IBM ve Symantec`in de içinde bulunduğu pek çok şirket binlerce STEM çalışanının işten çıkartmaya devam etmektedir.
STEM çalışanlarının hem eksikliği hem de fazlalığı iddialarını birbirinden ayırmak için tartışmanın gerisindeki verileri yani yarım yüzyıldan önce nasıl başladığı ve bunu sürdüren toplumsal, ekonomik ve ulusal önyargıları araştırmamız gerekmektedir. Yapılan incelemelerin açığa çıkardığı şey aslında bir STEM krizinin var olduğudur. Fakat gerçek STEM krizi bugünün öğrencilerinin fen, matematik ve mühendislikte sağlam bir temel alamıyor olmasıdır.
Peki STEM krizi Türkiye için de bir söylence midir? Veriye dayanarak mı STEM politikaları üretiyoruz?
Kaynak: IEEE Spectrum
