| Bilim | Teknoloji | Sağlık | Bilim Dünyası | Eğitim



7`den 70`e bilim ve teknoloji meraklılarını bir araya getiren STEM & Makers Fest/Expo, 18-19 Eylül 2021 tarihlerinde Hacettepe Üniversitesi STEM & Maker Lab, Ankara Amerika Birleşik Devletleri Büyükelçiliği, Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi ve Milli Eğitim Bakanlığı işbirliği ile Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Kongre Merkezinde gerçekleştirildi. Bilim ve toplumu ortak bir platformda bir araya getirerek üreten toplum kültürünü desteklemeyi amaçlayan, içerisinde Ankara, Adıyaman, Malatya ve Van gibi illerin de bulunduğu 10 farklı ilde gerçekleştirilerek günümüze kadar 200 bini aşkın katılımcıyı bir araya getiren STEM & Makers Fest/Expo, dolu dolu etkinlikleriyle Bolu halkıyla buluştu. Festivalde etkileşimli Leonardo`nun Makineleri sergisi, Kimyanın gizemli renkleri gibi bilim şovlarının yanı sıra Mekatronik, Mühendis Beyinler, Mühendis Çocuk: Elektronik 101, FabLAB, Genlerin Dünyası, Elektroforez, Einstein STEM Lab, TI Teknolojileri ile STEM, LEGO Teknolojileri ile Uygulamalı Bilim, Ahşap Tasarım ve 3 Boyutlu Tasarım gibi birbirinden farklı atölye çalışması gerçekleştirildi. Festival kapsamında ayrıca öğretmenler için de çok sayıda atölye vardı. Örneğin, PISA ve TIMSS gibi uluslararası sınav soruları ile ilgili Prof. Dr. M. Fatih Taşar tarafından düzenlenen atölye bunlar arasındaydı. Festivalde Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Rektör yardımcıları Prof. Dr. Aydın Him ve Prof. Dr. Kâmil Güzel, Bolu İl Milli Eğitim Müdürlüğü temsilcisi Sayın Fatih Fedakar, Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Sayın Erkan Tekinarslan da katılımcıları yalnız bırakmadı. STEM & Makers Fest/Expo Koordinatörü Prof. Dr. Gültekin Çakmakcı, gerçekleştirilen etkinliğin toplum ve eğitim açısından önemini vurgulayarak festivali destekleyen Ankara Amerika Birleşik Devletleri Büyükelçiliği başta olmak özere emeği geçen herkese teşekkürlerini iletti. STEM & Makers Fest/Expo Bolu Koordinatörleri olan Dr. Öğr. Üyesi Orhan Curaoğlu ve Doç. Dr. Bahadır Altıntaş, özellikle gençlerin bu tarz etkinliklere yoğun ilgi göstermesinden ve bilim insanları ile bu vesileyle iletişim kurmalarından çok mutlu olduklarını belirttiler. Özellikle festival programında çok sayıda bilim kadını yer aldı. Örneğin, Hacettepe Üniversitesi öğretim üyesi Dr. Semra Akgönüllü, nanoteknoloji ve biyo sensörler konusunda katılımcılar ile deneyler yaparak Hacettepe Üniversitesi Biyokromatografi ve Biyoteşhis Araştırma Grubu tarafından yapılan buluşlar hakkında paylaşımlarda bulundu. Festival kapsamında çok sayıda bilim insanının çalışmalarını geleceğin bilim insanları olan çocuklarımız ile paylaşmaları çocukları Nobel Kimya Ödülü sahibi Prof. Dr. Aziz Sancar gibi bilime ve insanlığa önemli katkı sağlayabilecekleri konusunda daha da cesaretlendirecektir. Bir sonraki STEM & Makers Fest/Expo, 25-26 Eylül 2021 tarihlerinde Kastamonu Üniversitesi'nde düzenlenecektir. Katılımın ücretsiz olduğu bu etkinliğe katılmak isteyen herkes kaydını aşağıdaki internet sayfasından yapabilir: www.stemandmakers.org

Beş yıl önce bugün nerede olduğunuzu, ne yaptığınızı, ne yediğinizi veya ne giydiğinizi hatırlıyor musunuz? O gün sizin için özel bir gün olsa bile bu kadar detaylı bilgileri hatırlamanız pek mümkün değil. Ancak A. J. tüm bu bilgileri detaylı şekilde hatırlayabiliyordu.

Neden hiç küp ya da üçgen prizma şeklinde gezegen yoktur? Okulda Dünya'nın şeklinin geoit olduğunu öğrendik. Peki, bunun sebebi nedir? Güneş Sistemi`ndeki diğer gezegenler tam olarak küre şeklinde midir?

Temmuz ayında Güneş`in batısına geçen Merkür ayın ortalarına doğru gökyüzünde görülebilecek. Merkür, 22 Temmuz`da Güneş ile arasındaki açısal mesafenin en yüksek olduğu en büyük batı uzanımı konumundan geçiyor. Bu konumdayken Merkür, Güneş`in doğuşundan önce kısa sürelerle doğu ufkunda gözlenebilecek.

Yeni tip koronavirüsün ağız, burun, boğaz gibi solunum yollarından geçip akciğerlere ve havayı soluk borusundan akciğerlere taşıyan hava yolları olan bronşlara yerleştiği ve bunun sonucunda virüsün bulaştığı kişide solunum yetmezliğinin ortaya çıktığı artık biliniyor. Peki, koronavirüs enfekte edeceği hücreleri nasıl seçiyor?

Kitaplarınızı raflara dizerken nasıl bir yol izliyorsunuz? Kitapları başlıklarına göre alfabetik sırayla dizmek, yazarları kendi içinde gruplandırmak, konu başlıklarına göre ayırmak ya da en eski kitaptan en yeni kitaba doğru bir sıralama yapmak mümkün. Bu yöntemlerden herhangi birine göre yapacağınız bir sıralama ile 400-500 kitaplık kişisel kütüphanenizi aradığınız kitabı kolayca bulacak şekilde düzenleyebilirsiniz.

Yarasalar ilgi çekici bir özelliğe sahip: Ses dalgalarını kullanarak tamamen karanlık bir ortamda çevrelerindeki nesnelerin yerini belirleyebiliyorlar. Görme engelli bazı insanların da bu özelliğe sahip olduğu biliniyor

Işık nasıl yayılır? Dalgalar gibi mi yoksa madde parçacıkları gibi mi? Bu soru bir zamanlar bilim dünyasını ikiye bölmüştü. Deneyler köşesinin yeni etkinliğinde ışığın yapısını çift yarık deneyi ile inceliyoruz.

Nisan ayında Güneş`in batışından sonra gökyüzünde çıplak gözle görülebilen tek gezegen Venüs. Jüpiter ise Güneş`in doğuşundan yaklaşık üç buçuk saat önce doğu-güneydoğu ufkundan doğuyor. Jüpiter`i yaklaşık yarım saat sonra sırasıyla Satürn ve Mars izliyor.

Ekibimiz bu sefer sizin için STEM alanları ile ilişkili favori oyunlarını derledi. Uygulamalara Google Play ya da AppStore'dan ulaşabilir, tablet ve telefonlarınıza indirebilirsiniz! Hadi başlıyoruz! 1- INVENTIONEERS: Kendi çılgın ve eğlenceli buluşlarınızı yaratacağınız, mükemmel bir fizik tabanlı bulmaca oyunu. Bu buluşlardan faydalanarak bazı problemleri çözmeye çalışıyorsunuz. Bu sırada küçük sevimli karakterler size yardım ediyor. Fizik tabanlı bir oyun olduğu için etki-tepki bileşenleri oyun üzerinde direkt etkiye sahip. 2- HAPPY GLASS: Bu eğlenceli fizik oyununda ihtiyacınız olan şey biraz sıra dışı düşünmek ve iyi reflekslere sahip olmak! Görevini, kaynaktan gelen suyu doğru bir yol yaratarak bardağa ulaştırmak. Unutmayın bir problemin birden çok çözüm yolu olabilir! 3- FIX IT: GEAR PUZZLE: Makinelere ilgi duyuyorsanız eğer bu oyun tam size göre. Size verilen dişliyi belli bir sistem içinde doğru yere yerleştirerek hareket yaratmaya çalışıyorsunuz. 4- LIGHTBOT: Kodlama sevenleri buraya alalım. Bu küçük robotun önüne çıkan tüm kulvarları aydınlatmak için yardımınıza ihtiyacı var! 5- RUGGED ROVERS: Bir mühendis gibi düşünmeyi sevenler bu oyunu çok sevecek. Haydi kendi uzay arazi aracınızı tasarlayın! Yüzeye uygunluğunu test edin! 6- BRIDGE CONSTRUCTORS: Bir yapı mühendisi nasıl çalışır? Bu oyunda amacınız sahibi olduğunuz malzemeler ile bulunduğunuz bölümde 2 farklı noktayı köprü inşa ederek birleştirmek ve araçların geçmesini sağlamak. Hadi iş başına! 7- RUBES LAB: Oyunumuz, fiziksel bir mekanizma inşa edeceğiniz oyun laboratuvar benzeri bir ortamda geçiyor. Bu oyundaki bulmacaları çözmek için tüm mekanik bilgilerinizi ortaya dökmek ve parçaları birleştirmek zorundasınız. 8- HOCUS.:Özellikle Matematik öğretmenlerimiz M.C. Escher' i tanıyordur. Bu oyun onum muhteşem çizimleri ve imkansız kulvarlar üzerine kurulu minimal bulmaca oyunu.. 9- SHADOWMATIC: Hadi biraz hayal gücümüzün sınırlarını zorlayalım... Shadowmatic, yansıtılan gölgelerdeki tanınabilir silüetleri bulmak için nesneleri spot ışığında döndüreceğiniz bir bulmaca. Bazen bakış açımızı değiştirmek çok işe yarar değil mi? Sizin önerilerinizi de bekliyoruz! www.stemandmakers.org

Cevaplanması çok zor ya da imkânsız görülen bazı sorulara tahmin yaparak çözüm bulabileceğinizi biliyor muydunuz? Bilim insanları karşılaştıkları problemlere çözüm üretmek için yaklaşık tahminler yapar

Uzak geçmişte dünya üzerinde yaşamış canlılarla ilgili bilgi edinmenin bir yolu fosilleri incelemektir. Sıklıkla rastlanan fosillerin büyük çoğunluğu tortul kayaçların tabakaları arasında düzleşmiş ve yassılaşmıştır. Canlıların üç boyutlu olarak fosilleştiği bir ortamsa kehribardır.

Bir grup gökbilimcinin yaptığı çalışmalar WASP-76b adlı bir ötegezegenin atmosferinde demir yağmurları yağdığına işaret ediyor. Dr. D. Ehrenreich ve arkadaşları tarafından yapılan araştırma ile ilgili makale Nature`da yayımlandı.

Suyun kaç derecede kaynadığını biliyor musunuz? Muhtemelen cevabınız 100°C olacaktır. Çünkü suyun deniz seviyesindeki kaynama noktası 100°C`dir. Peki, suyu daha düşük ya da yüksek sıcaklıklarda kaynatmak mümkün olabilir mi?

Su, elektrik enerjisi kullanılmadan bulunduğu yerden daha yükseğe nasıl taşınabilir? Arşimet bu sorunu milattan önce üçüncü yüzyılda icat ettiği Arşimet vidası ile çözmüştü. Deneyler köşesinin bu etkinliğinde, Arşimet vidası tasarlayarak suyu yukarı taşımak amacıyla kullanılabilecek bir pompa yapıyoruz.

Koronavirüsler hayvanlarda görülen bir virüs ailesi. Memeli hayvanlarda ve kuşlarda (örneğin deve, sığır, kedi ve yarasa) hastalığa neden olabiliyor. Hayvanlardaki koronavirüsler nadiren insanlara bulaşabiliyor. Ardından insandan insana geçebiliyor. SARS-CoV-2 insanlarda görülen yedinci koronavirüs türü

Ekim ayının ilk günlerinde şafak vaktinde Mars ve Venüs gökyüzünde bir arada. Ayın ilk günlerinde Venüs`e göre ufka daha yakın olan Mars günler ilerledikçe yükselirken, Venüs ufka yaklaşıyor. 5 ve 6 Ekim sabahları iki gezegenin birbirine en yakın olduğu zamanlar.

Berkeley`deki Kaliforniya Üniversitesi`nden bilim insanları, yüzeylerini nano ölçekte yarı iletken kristallerle kapladıkları bakterilerin güneş ışığını kullanarak karbondioksit ve suyu ekonomik olarak değerli kimyasal maddelere dönüştürmesini sağladı.

Sıvılar doldurdukları kabın temas ettiği tüm yüzeylerine basınç uygular. Kabın yan çeperlerine etki eden sıvı basıncı üst kısmına doğru azalır. Ancak derinlik (kap tabanında belirlenen nokta ile sıvının açık yüzeyi arasındaki dik mesafe) arttıkça belirlenen bir noktaya etki eden ağırlık arttığı için sıvı basıncı da artar.

Vakti zamanında Eratosthenes`in çalıştığı gibi çalışmaya var mısınız? 22 Eylül tarihinde öğle vakti çok basit malzemeler ile Dünya`nın çevresini ölçmeye hazır olun. Eratosthenes (M.Ö. 284 – 192) astronom, coğrafyacı, matematikçi ve filozof. Aslında günümüzde STEM eğitim modelinin geçmişteki uygulayıcılarından. Yaptığı deney ile Dünya`nın çevresini hesaplarken bugün bizim STEM eğitiminde yapmak istediğimiz işlemleri yapmış. Matematik`te pisagorun yaptığı hesaplamaları, astronomide yaptığı gözlemleri ve coğrafya bilgisini merak duygusu ile harmanlayarak Dünya`nın çevresini hesaplamıştır. Hem de bugünkü ölçüme çok yakın bir sonuç elde ederek. İnsanoğlu geçmişten günümüze bilim ve öğrenme konusunda atalarının izinde gitmeye pek bir meraklı olsa gerek. Kuzey Afrika`da dünyaya gelen ünlü bilim insanı İskenderiye ve Atina`da eğitim almıştır. Aldığı bu eğitim, merakı ve hayran kalınası zekası sayesinde bilime çok önemli katkılarda bulunmuştur. Matematikte bilinen en önemli buluşu asal sayıların belirlenmesini sağlayan Eratosthenes Kalburu`dur. Bir diğeri de orta orantılı problemin çözümü için tasarladığı bir hesap aletidir. Osmanlılar`ın zatü`l-halak adını verdiği Armillary küre`yi tasarlayarak gökyüzündeki gök cisimlerinin yeryüzündeki gözlemciye göre konumunu hesaplamaya çalışmıştır. Astronomiye yaptığı birçok katkı Ay`da yer alan kraterlerden birine isminin verilmesini sağlamıştır. Eratosthenes Mısır`ın kuzeyinde İskenderiye kentinde yaşayan meraklı ve araştırmacı bir bilim insanıdır. Güney Mısır`daki Syene kasabasındaki Aswan`da yer alan bir kuyunun dibinde yaz gündönümünde gölge oluşmadığını duymuştu. Aynı tarihte kendi yaşadığı yerde gölge boyu sıfırdan farklı idi. Aklına Aristo`nun Dünya`nın şekli hakkında söyledikleri geldi. “Dünya yaklaşık bir küre biçimindedir. Güneş ışınları dünyaya paralel doğrular boyunca gelirler.” Öyleyse Güneş ışınları bu vakitlerde ekvatorda yer alan cisimlere dik olarak gelmekteydi ve gölgeleri oluşmuyordu. Aynı tarihte kendi ülkesinde bulunan cisimlere Güneş ışınları dik olarak gelmemekteydi ve gölge boyu sıfırdan farklı idi. Hemen matematik bilgisini kullanarak güneşin geliş açısı ile bulunduğu yerin ekvatora uzaklığını kullanarak bir hesaplama yapabileceği geldi aklına. Bunun için çok hassas ölçümler yapmalı ve doğru zamanlar seçmeliydi. Önce gece gündüz sürelerinin eşit olduğu gün dönümü vakitlerini belirledi. Bu günün tam öğle vakti gölge boyunu ölçmek için 1 metrelik bir çubuk kullandı. Bu çubuğu yere tam dik olarak yerleştirip gölge boyunu ölçtü. Burda pisagorun hesaplamalarından faydalandı. Gölge boyunu kullanarak bir dik üçgen oluşturdu. Bu üçgen matematiksel hesaplamalarda ona yardımcı olacaktı. Çubuk, gölge boyu ve L uzunluğu ile oluşan üçgende tanjant değerlerini kullanarak Güneş ışınlarının geliş açısının değerini tespit etti. Bu açı yaklaşık 7.2 derece idi. Daha sonra gölge boyunun sıfır olduğu Syene kasabasına olan uzaklığı belirledi. Ve resimde yer alan detayı farketti. Güneşten gelen ışınların açısı ile şekilde gördüğümüz- aswandaki kuyu ile eratosthenesin bulunduğu nokta arasının Dünya`nın merkezinde yaptığı açının aynı olduğunu gördü. İşte burda yine geometri bilgisini kullandı. Ve hemen bir oran orantı- matematiksel hesaplamalar – yaparak Dünya`nın çevresini hesapladı. İskenderiye`de Güneş ışınlarının yaptığı açı yaklaşık 7.2 derece idi, Aswandaki kuyu ile Eratosthenes`in bulunduğu nokta arasının Dünya`nın merkezinde yaptığı açının da 7.2 derece olacağını tespit etti. İskenderiye ve Aswan arasındaki mesafeyi tespit ettikten sonra bu mesafenin 50(7.2x50=360 derece) katı Dünya`nın kutuplardan çevresinin uzunluğunu verecekti. Mesafenin 5.000 stadia olduğu tespit edildi. Stadia ,stadion veya stade (çoğul = stadyum) o zamanın ortak bir uzaklık birimi idi. Ne yazık ki, stadion için evrensel, standart bir uzunluk yoktu. Dolayısıyla, Eratosthenes`in hangi stadyumun ölçüsünü kullanıldığını tam olarak bilmiyoruz ve bu nedenle çözümünün ne kadar doğru olduğundan emin değiliz. Eğer 155 metre olan Yunan stadionunu kullandı ise çok doğru bir sonuç elde etmiş olacaktı. 185 metrelik bir İtalyan stadionu ise %16 hatalı bir ölçüm yapmıştı. Sonuç ne olursa olsun Carl Sagan`ın da dediği gibi ‘Eratosthenes`in tek aracı sopa, göz, ayak ve beyindir; artı bir deney tadı. Bu aletlerle, Dünya`nın çevresini, yalnızca birkaç yüzde hata ile yüksek hassasiyetle doğru bir şekilde çıkardı. 2200 yıl önce böyle düşünmek çok güzel. - Carl Sagan. 250 000 stadia yani yaklaşık 46 260 km Eratosthenes`in neredeyse 2250 yıl önce hesapladığı değer, bugün yüksek teknolojik aletler ile elimizde var olan değer ise 40 024 km. 22 Eylül tarihinde Eratosthenes`in sahip olduğundan çok daha iyi imkanlarla, biraz onun yaptığı işlem basamaklarınız izleyerek, biraz bugünün teknolojisinden faydalanarak Dünya`nın çevresini ölçmeye ne dersiniz? Detaylar aşağıdaki bağlantıda ;) Bilimle kalın:https://eratosthenes.ea.gr/content/experiment https://todaslascosasdeanthony.com/2012/07/03/Eratosthenes-earth-circumference/ https://www.matematikciler.com/8-sinif/matematik-konu-anlatimlari/1209-pisagor-teoremi-pisagor-bagintisi https://tr.letgo.com/tr/i/altin-armillary-kuere-masa-dekor_31a441ee-cd55-43d7-afac-81c26018f129 https://www.erbaahavadis.com/bilim-ve-teknoloji/2-bin-yil-once-bulunan-gunes-saati-omude-h79446.html https://blog.milliyet.com.tr/eratosthenes-dunyanin-cevresini-nasil-hesapladi-/Blog/?BlogNo=243368 https://www.bilimsenligi.com/eratosthenes-photo-competition.html https://www.matematiksel.org/dunyanin-cevresi-2200-yil-once-nasil-hesaplandi/

Gezegenler sınıflandırılırken öncelikli olarak kütlelerine bakılır. Kütlesi Dünya'nın kütlesinin 10 katına kadar olan gezegenler dünyalar, kütlesi Dünya'nın kütlesinin 10 katı ile 50 katı arasında olan gezegenler neptünler (Neptün'ün kütlesi Dünya'nın kütlesinin yaklaşık 17 katıdır), kütlesi Dünya'nın kütlesinin 50 katı ile 4000 katı arasında olan gezegenler ise jüpiterler (Jüpiter'in kütlesi Dünya'nın kütlesinin yaklaşık 318 katıdır) olarak adlandırılır

İnsanoğlu var olduğu günden beri üzerinde yaşadığı Dünya`yı merak etmiş, onu tanımaya, temel işleyiş mekanizmasını algılamaya ve kendi yaşamını kolaylaştıracak şekilde onu kullanmaya çalışmıştır. Bu süreç, doğa bilimlerinin ortaya çıkmasında ve gelişmesinde en büyük tetikleyici nedenlerden biri olmuştur. Bu sürecin en önemli aktörlerinden biri olan Eratosthenes (M.Ö. 276), bir çubuk ve çubuğun oluşturduğu gölge boyunu kullanarak Dünya`nın şeklini, boyutlarını ve evrendeki konumunu günümüz modern teknikleriyle ölçülen değerlere yakın sonuçlarla belirlemiştir. Geçmişten günümüze süregelen bu merak ve öğrenme isteği; yaşadığımız gezegeni tanımamıza, belirli temel özelliklerini öğrenmemize, dolayısıyla da bilimsel süreçlerin gelişmesine çok büyük katkılar yapmıştır. Yine bu felsefeden yola çıkarak hazırlanmış olan ve Tübitak tarafından desteklenen “Yaşadığım Gezegeni Öğreniyorum-V” projesi geçtiğimiz haftalarda Samsun`da gerçekleştirilmiştir. Projeye, Hacettepe STEM & Maker Lab ekibimizden; Tuğba ECEVİT ve Hande TÖLÜV katılım sağlarken, Ağustos ayı boyunca 19 Mayıs Üniversitesi Türkiye`nin dört bir yanından pek çok öğretmeni, öğretmen adayını ve ortaokul öğrencilerini ağırlayarak onlarla birlikte gökyüzünün sırlarını araştırmışlardır. Eratostenes`in ölçüm tekniklerinin yanı sıra, farklı ders içi etkinliklerin paylaşıldığı, gökyüzü gözlemlerinin yapıldığı proje; keyifli bir tiyatro oyunu ile sona ermiştir. Öncelikle projenin her aşamasında keyif almamızı ve eğlenerek öğrenmemizi sağlayan Proje yürütücüsü sevgili Prof. Dr. Hüseyin KALKAN`a, ardından ekipte yer alan tüm değerli hocalarımıza teşekkür ediyoruz. Umuyoruz ki; devamında gerçekleştirilecek olan tiyatro, gözlem, oyun ve birçok etkileşimli faaliyet sayesinde temel astronomiye karşı toplumumuzda bir heyecan oluşturup, geniş bir öğrenci kitlesine yaygınlaştıracağız.

Yoğun iş temposunda kendine bile vakit ayıramayan ebeveynler, çocuklarıyla az ilgileniyorlar. Fakat çocukların gelişimi için ebeveynlerinin önemli bir yeri vardır. Çünkü çocuklar öğretmenlerinin yanı sıra evde anneleri ve babalarıyla birlikte yeni şeyler keşfeder ve öğrenirler. Evde çocuklarınızla yapacağınız bilimsel etkinlikler çocukların bilime yönelik ilgi ve meraklarını artırmakla birlikte olumlu tutum geliştirmelerine de yardımcı olmaktadır. Ayrıca, çocuklarınızla kaliteli vakit geçirebileceğiniz bu etkinlikler çocuklarınızın fen derslerindeki kavramları anlamalarında da etkili olacaktır. Bu yüzden ebeveynlere yardımcı olacak bilimsel-okuryazarlığı destekleyen evde kolaylıkla yapabileceğiniz eğlenceli bilimsel aktiviteler paylaşmaktayız. Bilimi Eve Getiren Aktiviteler 5: Şişede Kendi Tornadonuzu Yaratın!   Anahtar Kavramlar • Tornado • Girdap • Kasırga Su dolu bir şişenin boşaltılması ne kadar sürer? Bir şişe suyu en hızlı şekilde nasıl boşaltabiliriz? Sadece birkaç saniye içinde bir şişe suyun nasıl boşaldığını öğrendiğinizde havanın ve suyun bilimsel özelliklerinden bazılarını da keşfetmiş olacaksınız. Evde yapacağınız bu STEM aktivitesinde kapaklı bir boş şişe kullanarak önce bir “tornado kapağı” tasarlayacaksınız. Sonra, tasarlayacağınız bu kapak sayesinde şişenin içindeki suda bir girdap oluşturarak tornado modeli yapacaksınız. Bu model, bir tornado girdabının nasıl oluştuğunu ve hareket ettiğini görmenizi sağlayacak. Gerekli Malzemeler  İki tane 1 litrelik boş şişe  Kapağı delmek için çivi  Çiviyi ısıtmak için ısıtıcı  Silikon yapıştırıcı  Bant Ne yapıyoruz? 1- İki tane boş plastik şişe ile başlayın. Eğer küçük ellere sahipseniz küçük boyutlu şişeleri tercih etmeniz faydalı olacaktır. İki şişeninde aynı boyutta olduğundan emin olun. 2- Şişelerin kapaklarını şekilde görüldüğü gibi silikon yapıştırıcı yardımıyla yapıştırınız. Daha sonra ısıttığınız çivi yardımıyla kapağın ortasında delik açmanız gerekmektedir. Deliğin boyutu yaklaşık olarak bir kurşun kalem genişliğinden biraz daha geniş olabilir. 3- Bir şişeye 2/3 oranında su doldurun ve hazırladığınız kapağı takın. 4- İkinci şişeyi hazırladığınız kapağın diğer ucuna takın. Su sızdırmaz hale getirmek için şişeleri sıkıca kapattığınızdan emin olun. İki kapak arasında açıklık varsa silikon yapıştırıcı kullanarak destekleyin. 5- Şişeyi hızlı bir şekilde çevirin ve dik olarak durması için bir masaya koyun. Birkaç damla su alttaki şişeye akabilir ancak fazla değil. Şişeyi dairesel hareketle sallamaya başlayın. Bir noktada bir büküm oluşacak ve su alttaki şişeye spiral olarak akmaya başlayacak. 6- Sizce de oluşan bu girdap tıpkı bir tornado gibi görünmüyor mu? 7- Etkileyici bir mini tornado oluşturmak için birkaç deneme yapmanız gerekebilir. 8- Şişeden şişeye suyun ne kadar sürede akacağını hesaplayın. Bilimsel Sorgulama 1. Şişeleri döndürmeden üst şişedeki su alttaki şişeye ne kadar sürede akar? 2. Şişeleri döndürdükten sonra üst şişedeki suyun alttaki şişeye akması ne kadar zaman alır? 3. Şişenin tamamına su doldursaydınız ne olurdu? Sizce neden şişeye 2/3 oranında su koyulması tavsiye edilmiş olabilir? 4. Suyu bir şişeden diğerine en hızlı nasıl aktarabilirsiniz? Deneyerek karar verin. Mesela sallamayı, döndürmeyi, sıkmayı deneyebilirsiniz. En hızlı yöntem hangisi? 5. Aynı miktar su kullandığınız daha büyük şişe tercih etmiş olsaydınız bu durum suyun diğer şişeye akma süresini nasıl etkilerdi? 6. Suya birkaç damla bulaşık deterjanı eklerseniz bu durum suyun diğer şişeye akma süresini nasıl etkileyecektir? 7. Suya bir miktar bitkisel yağ ilave ederseniz nasıl bir fark olacaktır? Ekstra Araştıralım • İsteğe bağlı olarak suyu renklendirebilirsiniz ya da suya bir tutam parlatıcı ekleyebilirsiniz. • Suya bir damla bulaşık deterjanı ekleyerek deneyin. Bu sefer şişeden şişeye ne kadar sürede su akacağını hesaplayın ve normal su ile elde ettiğiniz verilerinizi karşılaştırın. Elde ettiğiniz sonuçlar bilimsel sorgulama kısmında yer alan 6. soru için yaptığınız tahminlerinizi destekler nitelikte mi? • Suya renkli lamba yağı ekleyerek de deneyi tekrarlayabilirsiniz. • Farklı boyutlarda şişeler kullanmayı deneyin. Bunun zamanı nasıl etkileyeceğini belirleyin. Şişeden şişeye ne kadar sürede su akacağını hesaplayın. • Hava ve su arasındaki farklı belirleyin. Bunlar sadece birkaç fikir bunlarla sınırlı değilsiniz. Farklı değişkenleri belirleyin ve deneyin. Unutmayın. Her test için bir defada yalnızca bir değişkeni değiştirebilirsiniz. Örneğin, farklı büyüklükteki şişeleri test etmek istiyorsanız diğer tüm faktörlerin aynı kalmasını sağlayın. Bilimsel Görüş Küvetten veya lavabodan suyun akışını izlediyseniz eğer daha önce bir girdap gördünüz demektir. Bir girdap, sıvıların ve gazların merkez çizginin etrafında sarmallar halinde hareket etmesine neden olan bir hareket türüdür. Şişeyi dairesel hareketle döndürmek, mini bir kasırga gibi görünen bir su girdabı oluşturur. Bu deneyde delikten su geçtiğinde yerçekiminin etkisiyle dairesel bir hareket oluşmaktadır. Su, merkezkaç kuvveti nedeniyle girdabın çevresinde hızla dönmektedir. Girdap oluştuğunda alt şişedeki hava daha kolay üst şişeye taşınabilir. Bu durum suyun akışını hızlandırır ve suyun alttaki şişeye kolayca akmasını sağlar. Çünkü suyun akması alt şişeye akması için alt şişedeki havanın yukarı çıkması gerekir. Deneyi yaparken şişenin ortasına baktığınızda ortadaki “tornadonun gözü” olarak bilinen deliği göreceksiniz. Şişede girdap oluşturmazsanız eğer içerisindeki suyun aşağıdaki şişeye inmesi daha fazla zaman alır. Kuzey yarım kürede yer alan ülkelerde spiralin yönü sağa dönerek akarken güney yarım kürede yer alan ülkelerde ise tam tersi yönde sola dönerek akmaktadır. Spiral şeklinde akan su aşağı şişeye inerken de spiral olarak dönmeye devam eder çünkü açısal momentumunu hemen kaybetmez. Etkinlik Önerisi 9-10 Eylül 2017 tarihlerinde Hacettepe Üniversitesi, Beytepe Kongre Merkezinde 3. sü düzenlenecek olan STEM & Makers Fest/Expo Festivalinde, Hacettepe STEM & Maker Lab. Ekip üyesi Tuğba ECEVİT`in liderliğiyle yapılacak olan STEM & Makers Lab. Uygulamaları Atölyesinde “Şişede Kendi Tornadonuzu Yaratın!” etkinliğinin de yer aldığı çok sayıda etkinliğe yer verilecektir. 7`den 70`e herkes, öğrencilerimiz, ebeveynlerimiz, öğretmenlerimiz ve akademisyenlerimiz davetlidir.  

Sayılarla başlayan yazı serüvenimiz aynı “süratle” devam ediyor. Fen bilimleri ile ilgilenen arkadaşlarımın son zamanlardaki uyarıları sayesinde hız yerine sürat denilmesi gerektiğini öğrendim. Çünkü hız vektörel (yönlü), sürat ise skaler (yönsüz) bir büyüklüğü gösteriyormuş. Benzer bir durum üniversite sınavlarında sıkça karşılaşılan “işçi-havuz problemleri”nin adlandırılmasında da var. Bu problemlerle karşılaştığımda hep şöyle söylenirim: “Arkadaşım, bizim işçi kardeşimizle ya da havuzla bir problemimiz yok, bizim sorunumuz iş ve işin bitirilmesi”

Güneş tutulması doğanın en görkemli olaylarından biri olduğu için binlerce yıldır insanlara heyecan verir. NASA 50 yılı aşkın süredir uzay aracı, roketler, balonlar ve gözlem evleri ile evreni gözlemlemektedir. Amerika Birleşik Devletleri 21 Ağustos pazartesi günü doğanın en ilham verici manzaralarından biri olan tam güneş tutulmasına tanıklık edecek. 21 Ağustos 2017 tarihinde gerçekleşecek olan güneş tutulması ABD`den boydan boya geçecek. Bu tutulma, 1974 yılından beri ABD`de görülebilecek ilk Tam Güneş Tutulmasıdır. Space.com verilerine göre, Güneş Tutulmasının süresi maksimum 2 dakika 40 saniye olacak. Bu değerin 16 Temmuz 2186 yılında 7 dakika 29 saniye `ye yükselerek rekor değere ulaşması tahmin ediliyor. Tablo 1: Güneş tutulmasının görüleceği yerlerde tutulmanın başlama ve bitiş saatleri Şekil 1: Tam güneş tutulmasının Dünya- Güneş-Ay geometrisini gösteren diyagram Güneş`in çapı yaklaşık 1,39 milyon km ve yaklaşık Dünya`ya 149,6 milyon km uzaklıktadır. Ay`ın çapı 3474 km ortalama 384,400 km uzaklıktadır. Dünya, güneş sistemimizdeki gezegenler arasında eşsiz midir? Başka gezegenlerde hayatta kalabilirsek ne görebiliriz? Bir bakıma Dünya gezegenler arasında benzersizdir. Gökyüzünde Güneş ile aynı boyutta görünen bir Ay`a sahiptir. Güneş ve Ay`ın Dünya`ya olan uzaklığı aynı olmadığı için büyüklüklerini neredeyse aynı olarak görmekteyiz. Yani, Ay Güneş`ten yaklaşık 400 kere daha küçüktür fakat bize Güneşten 400 kere daha yakın olduğu için gökyüzünde ikisi de aynı büyüklükte gözükürler. Güneş Tutulması, Ay`ın Güneş ile Dünya arasına girmesi ve bazı özel koşulların sağlanması durumunda meydana gelir. Tutulmanın olabilmesi için, Güneş, Ay ve Dünya aynı doğrultuda olmalıdır. Tutulma Güneş, Dünya ve Ay birbirine hizalandığında gerçekleşir. Biri diğerinin görünüşünü engeller ve gölge oluşturur. Bilindiği üzere bir yıl içerisinde 12 ay vardır. Yani Ay, Dünya etrafında yılda 12 kez dolanır. Dolayısıyla, eğer Ay`ın yörünge düzlemi Dünya`nınkiyle çakışık olsaydı, bir yılda 12 kez Güneş tutulması meydana gelebilirdi. Fakat Ay`ın yörünge düzlemi ile Dünya`nınki arasında yaklaşık 5° 9` lık bir açı olduğu için Dünya, Ay ve Güneş, Ay`ın Dünya etrafındaki her dolanımında tam olarak aynı doğrultuda bulunmazlar. Böylece her ay bir Güneş tutulması oluşmaz. Bir yılda en az iki, en çok beş Güneş tutulması meydana gelebilir. Güneş ve Ay olmak üzere iki farklı tutulma türü vardır. Ay tutulması gece meydana gelir ve Dünya Güneş ile Ay arasında olur. Ay`a gölge düştüğünde meydana gelir. Bir ay tutulması genellikle birkaç saat sürer. Ay`ın büyüklüğü Dünya`nınkinden çok küçük olduğundan, Dünya`nın tamamı Güneş ve Ay diskinin dış teğetlerinin oluşturduğu gölge konisinin içine girmez. Bu nedenle bir Güneş Tutulması Dünya üzerinde ancak belirli bölgelerden görülebilirken Ay Tutulması`nda durum böyle değildir. Ay tutulması o anda gece olan yerlerin tümünden gözlenebilir. Güneş Tutulması Türkiye`den izlenebilecek mi? Türkiye`de güneş tutulmasını izlemek isteyenler 30 Nisan 2060 yılına kadar beklemesi gerekiyor. Fakat NASA`nın kurmuş olduğu NASA eclipse web sitesinden canlı olarak 21 Ağustos 2017`de gerçekleşecek Tam Güneş Tutulmasını izleyebilirler. Hayvanların tam güneş tutulması sırasında davranışları gerçekten değişiyor mi? Evet. Gün ışığı birkaç dakika alacakaranlığa dönüştüğünde kuşlar ve hayvanların garip bir şekilde davrandığına dair birçok rapor var. Neden tutulmalar her yeniayda görülmüyor? Çünkü Güneş ve Ay`ın gökyüzünde tümüyle aynı yolu izlememektedirler. İkisinin yörüngesi birbiriyle küçük bir açı yapar ve genellikle Ay Güneşi geçer. Güneş`in biraz üstünde ya da altında bir yörüngede yol alır. Yalnızca ikisinin görüngeleri çalıştığı zaman Ay Güneş`in önüne gelir. Böyle iki kesişme noktası ya da düğüm vardır. Bir sonraki Güneş Tutulması ne zaman olacak? Bir sonraki güneş tutulması 15 Şubat 2018`de gerçekleşecek ve Antarktika ile Güney Amerika`dan görünen kısmi bir güneş tutulması olacaktır. Tam güneş tutulmasının ilk fotoğrafı ne zaman çekildi? Tam Güneş Tutulmasının ilk fotoğrafı 27 Temmuz 1851 yılında Johann Julius Friedrich Berkowski tarafından çekildi. Güneş tutulmalarını güvenli bir şekilde nasıl izleyebilirim? Tutulmalar inanılmaz bir deneyimdir. Ancak onları güvenle görüntülemek önemlidir. Ev yapımı filtreler veya sıradan güneş gözlüğü, hatta çok karanlık güneş gözlüğü Güneş`e bakmak için güvenli değildir. Güneşe bakmanın tek güvenli yolu “tutulma gözlükleri” veya özel amaçlı güneş filtreleridir. Kullanmadan önce mutlaka filtrenizi muayene edin. Çizilmiş veya hasarlıysa atın. Filtre üzerine yazılan veya ambalajında bulunan talimatları okuyun ve uygulayın. Güneşe filtrelenmemiş bir kamera, teleskop, dürbün veya diğer optik aygıtlar ile bakmayın. Benzer şekilde tutulma gözlüğü kullanırken bir kamera, bir teleskop, dürbün ya da başka herhangi bir optik aygıt aracıyla Güneşe bakmayın. Yoğun Güneş ışınları filtreye zara vererek gözünüzde ciddi yaralanmaya neden olur. Güneş tutulması doğanın en görkemli olaylarından biridir. Bu basit kuralları izleyerek manzaranın keyfini çıkarabilirsiniz. STEM Kariyeri & Astronomi Tam Güneş tutulması önemli bir astronomik olaydır ve her yaştan insanın dikkatini çeker. Tam güneş tutulması hakkında heyecanlı ve daha fazla öğrenmeye ilgi duyan öğrenciler ilgili STEM kariyer bilgilerini keşfedebilirler. Astronom: Gökbilimciler büyük düşünüyor. Güneş`in Ay`ın, gezegenlerin, yıldızların, gökadaların ve aralarındaki her şeyin doğasını anlamak istiyorlar. Bir gökbilimcinin çalışması, bilimsel olarak veri toplama ve enstrümanlardan gelen verileri analiz etmek ve kozmik nesnelerin doğası hakkındaki kuramlar oluşturma ya da uzay uçuşu, navigasyon ve uydu iletişimi sağlama. Bir gökbilimci ne yapar? Bir gezegenin, atmosferinin ve aylarının bileşimini belirler. Galaksilerin nasıl oluştuğunu ve merkezlerinde süper güçlü kara deliklerin yaşayıp yaşamadığını araştırır. Dünya`yı etkileme potansiyeline sahip kuyruklu yıldızlar ve asteroitler bulmak için hassas radyo teleskopları kullanır. Başka bir gezegene ya da aya yolculuk planlar ve misyonunu halka açıklar. Temel gereksinimler: Merak, hayal gücü, soyut kavramları görselleştirme becerisi, güçlü matematik ve analitik beceriler Matematiksel yetenekler, problem çözme ve analitik beceriler, meraklı zihin, hayal gücü, inisiyatif astronomide kariyer planlayan herkes için önemlidir. Fizikçi: Fizikçi tüm evrenin ve içindeki her şeyin doğasını anlamak için büyük bir amacı vardır. Bu amaca ulaşmak için, dünyada ve evrende görülen doğal olayları gözlemleme ve ölçmek ve daha sonra bu fenomenin neden oluştuğunu açıklamak için matematik kullanarak teori geliştirir. Temel gereksinimler: Merak, hayal gücü, inisiyatif, güçlü matematik, problem çözme ve analitik beceriler Bilimsel düşünme ve sorgulama Güneş tutulması için siz de heyecanlı mısınız? Peki bu sizi neden heyecanlandırıyor? Tutulma neden sadece birkaç dakika sürer? Tutulma sırasında Dünya`ya ne olur? NASA, 21 Ağustos 2017 tarihinde gerçekleşecek olan bu inanılmaz etkinliğe rehber olmak için bir web sitesi hazırladı. Orada birçok kaynağa erişmeniz mümkün. Ayrıca Total Solar Eclipse 2017 mobil uygulamalarını inceleyebilirsiniz. Güneş ve Ay tutulmalarının ötesinde Mars 31 Temmuz 2018`de Dünya`ya en yakın geçişini yapacak. 31 Temmuz 2018`de Mars Dünya`dan 57,590,630 km uzaklıkta olacak. Ajandanıza şimdiden not etmeyi unutmayın.

Çoğumuz hafızamızdan ve unutkanlıktan yakınırız. Karmaşık bir zihinsel işlev olan hafızayı olumlu veya olumsuz yönde etkileyen değişik faktörler var. “Heyecan” da bunlardan biri. Heyecan, günlük kullanımdan farklı şekilde, psikolojide tüm duyguları kapsayan bir kavram olarak kullanılıyor. Psikolojiye göre üzüntü, neşe, öfke, kaygı, korku vb. duyguların hepsi birer heyecandır. Peki, hayatımıza renk katan bu heyecanların hafızamızı etkileyebileceğini biliyor muydunuz?

Günümüzde dünyanın çeşitli bölgelerindeki antik kalıntılar, çok sayıda ziyaretçiyi kendilerine çekiyor.

7 Ağustos 2017, Parçalı Ay Tutulması Ankara Üniversitesi Kreiken Rasathanesi

Motor sporlarının en ilgi çekici dallarından biri olan ve ileri teknoloji uygulamalarının kullanıldığı Formula 1 için geliştirilen pek çok teknoloji de...

Türkiye Kimya Derneğinin de üyesi olduğu “Uluslararası Temel ve Uygulamalı Kimya Birliği (IUPAC)” kongrelerinden biri olan 46. Dünya Kimya Kongresi, 9-14 Temmuz tarihleri arasında Brezilya`da gerçekleştiriliyor. 3000`den fazla kişinin katıldığı kongrenin davetli konuşmacıları arasında 2016 Nobel Kimya ödülü sahiplerinden Sir J. Fraser Stoddart bulunmakta. Fransız Jean Pierre Sauvage, İskoçyalı James Fraser Stoddart ve Hollandalı Bernard Feringa, “Moleküler Makinelerin sentezi ve tasarımı” üzerine yaptıkları çalışmalar sonucunda dünyanın en küçük makinesini icat ederek 2016 Nobel Kimya ödülüne layık görülmüşlerdi. Saç telinden bin kat daha ince olan bu makinelerin etkisi, vakti zamanında mikroçiplerin hayatımıza yaptığı kadar büyük olabilir. Örneğin bir gün bu mini makineler insan vücudunda çalışmaya giderek insan vücudunda doğrudan kanserli hücrelere ilaçlar verebilecekleri veya belirli bir doku alanını hedef alabilecek şekilde geliştirilebileceklerini tahmin ediyorlar. Bu yöntem mükemmel uygulandığında kemoterapinin hastanın sağlıklı hücrelerine yaptığı zararı büyük ölçüde azaltacaktır. Bu mini makineler ayrıca herhangi bir semptom göstermeden önce hastalığı tespit etmek için kullanılabilirler. Moleküler makinelerle ilgili yapılan son araştırmalar, kanserli hücrelerin öldürülmesinin veya tıbbi nedenlerden ötürü moleküllerin taşınmasının yanı sıra bir gün herhangi bir semptom görülmeden önce hastalığı tespit etmek için vücuda yerleştirilebilecek bir moleküler bilgisayarın tasarımına yol açabileceğini ileri sürmektedirler. Nobel Komitesi, bu buluşun potansiyelinin inanılmaz derecede olduğunu ve sağlık, enerji ve sanayi gibi sektörler için çok önemli bir anlam ifade ettiğini dile getirdi. IUPAC`ın 46. Dünya Kimya Kongresinde bu buluşun paydaşlarından olan Sir J. Fraser Stoddart bu önemli buluşu nasıl gerçekleştirdiklerini anlatmanın yanında akademik dünyada ve yaşamda başarılı olabilmek için aşağıdaki hususlara dikkat edilmesi konusunda bazı önerilerde bulundu. Akademik dünyada başarılı olabilmek için: * Araştırma kadar öğrencilerin eğitiminede önem vermek, * Öğrencilerin araştırmalarında sorumluluk almalarına fırsat vermek, * Öğrencilerinizi kendinizden daha öncelikli düşünmek, * Öğrencilerinize iyi ve kötü günde (öğrenme sürecinde zorlandığında) destek olmak, * Az dikkat çeken ya da henüz üzerinde çalışılmamış bir araştırma konusu üzerinde ilerlemek, * Araştırma sürecinin yavaş ilerlediğini (zaman aldığını) farkında olmak, * Bir buluşun ne kadar önemli olduğunu takdir edebilmek, * Araştırma sürecinin nasıl yönetileceğini anlamak, * Proje ve bilimsel makalelerin yazımında en etkin yol ve yöntemleri kullanmak, * Sözlü ve yazılı sunumlarda standartları çok yüksek tutmak, gerekir. * Bir at kadar dayanıklı olmalı, * Bir fil kadar gizlenebilmeli * Bir bal arısı kadar etik ilklere uyarak çalışmalısınız. Hayatta başarılı olmak için ise: * İnsanların size nasıl davranmalarını istiyorsanız sizde onlara öyle davranın. * Kendinizden daha genç insanlara karşı saygılı olun. * Farklı etnik ve kültürel geçmişlerden gelen kişilere eşit davranın. * Diğer kişilerin aleyhinde konuşmayın. * Söz ağzınızdan çıkmadan önce bir kere daha düşünün. * Aynı “köy”de yaşadığımızın farkına varın. * Almaktan çok vermek için hazırlıklı olun. * Çevrenizdeki kişilere destek olun. * Hazır, istekli ve övgülü olun. * Önünüze çıkacak fırsatları değerlendirebilecek kadar hazırlıklı olun. * "Başarının sırrı, başarısızlık durumunu yönetebilmede gizlidir…” Noel Coward Sir J. Fraser Stoddart, IUPAC konferansına katılan Türkiye Kimya Derneği başkanı Prof. Dr. Bahattin Yalçın, IUPAC Kimya Eğitimi Komitesi başkanı Prof. Dr. Mustafa Sözbilir, Yeditepe Üniversitesi Nanoteknoloji Araştırma Grubu başkanı Prof. Dr. Mustafa Çulha ve Hacettepe Üniversitesi STEM & Maker başkanı Doç. Dr. Gültekin Çakmakcı ile sohbet ederken çok sayıda Türk öğrenci yetiştirdiğini ve bu bilim insanlarının alanlarında çok başarılı olduklarını ifade ederek ilerleyen yıllarda Türkiye`ye gelmekten mutluluk duyacağını dile getirdi.

Spor karşılaşmalarında genellikle çoğunluğun favorisi olan bir taraf vardır. Bu değerlendirme, takımın ya da oyuncunun performansına göre yapılır.

Okyanuslara yakın yerlerde olan depremleri bazen tsunamiler izler. Esasen bir su dalgaları serisi olan tsunamiler yüksekliği onlarca metrelere varabilen dalgalarla büyük yıkımlara sebep olabilir. Örneğin 2004 yılında Hint Okyanusu`nda meydana gelen tsunami 14 farklı ülkeden 200.000'in üzerinde insanın ölmesine sebep oldu.

Her bilim insanı, kâşif, araştırmacı, mühendis ve doktor şüphesiz insanlığa büyük katkılarda bulunmuştur. Ama acaba kaçının hayat hikâyesini, buluşlarını ve çalışmalarını ayrıntılı olarak biliyoruz? Bugün sizlerle bu önemli insanlar hakkında yapılmış en iyi 20 biyografik filmi paylaşacağız. Listemizin her hangi bir sıralama gözetmediğini belirtmek isteriz. Bakalım siz hangilerini izlemek için sabırsızlanacaksınız. 1-SOSYAL AĞ ( THE SOCİAL NETWORK) (2010) IMDB puanı: 7.7 Tür: Biyografi , Dram Süre: 120 Dak. Yönetmen: David Fincher Oyuncular: Justin Timberlake , Andrew Garfield , Jesse Eisenberg , Malese Jow , Brenda Song Konusu: The Social Network, Facebook `un kurucusu Mark Zuckerberg`in hayat hikâyesini ve ünlü sosyal paylaşım sitesinin kurulma aşamalarını anlatıyor. 2- EİNSTEİN VE EDDİNGTON (EİNSTEİN AND EDDİNGTON) (2008) IMDB puanı: 7.4 Tür: Biyografi Süre: 94 Dak. Yönetmen: Philip Martin Oyuncular: David Tennant, Richard McCabe, Patrick Kennedy, Ben Uttley Konusu: Einstein`ın Genel Görelilik teorisinin gelişimini ve onun teorisini deneysel olarak kanıtlayan İngiliz bilim insanı Sir Arthur Eddington ile ilişkilerini açıklayan bir drama 3 - E=m.c2 (2005) IMDB puanı: 7.8 Tür: Biyografi Süre: 120 dk. Yönetmen: Gary Johnstone Oyuncular: Andrew Callaway, Andy Crabbe, Daniel D`Alessandro, Brendan Fleming Konusu: Einstein`ı büyük üne kavuşturan bilimsel keşfi anlatan bir belgesel. 4 – SHACKLETON (2002) IMDB puanı: 7.7 Tür: Biyografi , Dram , Macera Süre: 206 Dak. Yönetmen: Charles Sturridge Oyuncular:Kenneth Branagh , Kevin McNally , EmbethDavidtz , Ron Donachie , Danny Webb Konusu: 20. yy başlarında yaptığı Antarktika keşifleriyle tanınan İrlandalı - İngiliz kâşif Sir Ernest Henry Shackletonın 1914 yılında Endurance gemisiyle yaptığı zorlu seferin hikayesini anlatan bir biyografi   5- AGORA (2009) IMDB Puanı:7.2 Tür: Dram , Macera , Tarih Süre: 127 Dak. Yönetmen: Alejandro Amenábar Oyuncular:Rachel Weisz , Oscar Isaac , Max Minghella , Rupert Evans , Amber Rose Revah Konusu: Tarihin gördüğü en etkileyici ve ilgi çekici, adını matematikçi, filozof ve astronom olarak tarihe yazdıracak kadar zeki bir kadın. Ve ne trajiktir ki ölümüyle bile unutulmayacak bir kadın. Tarihin unutulmazları arasına giren İskenderiyeli Hypatia ve yaşamı.   6- JOBS (2013) IMDB Puanı: 5.9 Tür: Biyografi , Dram Süre: 122 Dak. Yönetmen: Joshua Michael Stern Oyuncular: Ashton Kutcher , Josh Gad , J.K. Simmons , James Woods , Dermot Mulroney Konusu: Teknoloji mucidi olarak anılan 2011 yılında hayatını kaybeden Steve Jobs`un hayalleri, hayallerine kavuşması ve her şeyini kaybetse bile yılmadan nasıl devam ettiğini anlatan bir film. 7- SİSTEKİ GORİLLER ( GORİLLAS İN THE MİST)(1988) IMDB Puanı: 7.0 Tür: Biyografi , Dram Süre: 129 Dak. Yönetmen: - Oyuncular: Sigourney Weaver , Iain Glen , Bryan Brown , Michael J. Reynolds , Julie Harris Konusu: Bu güzel drama, antropolog Dian Fossey`nin (Sigourney Weaver) gerçek hikâyesine dayandırılarak filmleştirilmiştir. Fossey şans eseri Afrika`nın derinliklerinde nadir bulunan dağ gorilleri üzerine çalışmaya başlamıştır ve onlarla ilişki kurmayı öğrenmektedir. Ama artık akademik ilgisinin ötesinde gorillerle ilgi duymakta ve hayatını tehlikeye atma pahasına hayvan tüccarlarına ve yasak avcılık yapanlara karşı mücadele etmektedir. 8- TEMPLE GRANDİN (2010) IMDB Puanı: 8.3 Tür: Biyografi , Dram Süre: 107 Dak. Yönetmen: Mick Jackson Oyuncular: Claire Danes , Julia Ormond , Catherine O`Hara , David Strathairn , Charles Baker Konusu: Temple Grandin (d. 29 ağustos 1947), Amerikalı hayvan bilimi uzmanı ve Colorado Devlet Üniversitesi`nde profesör, yazar, otizm aktivisti olan cesur bir kadının çevresine verdiği dersi anlatan bir film. 9- AKIL OYUNLARI ( A BEAUTİFUL MİND) (2001) IMDB Puanı: 8.2 Tür: Biyografi , Dram Süre: 135 Dak. Yönetmen: Ron Howard Oyuncular: Russell Crowe , Jennifer Connelly , Paul Bettany , Josh Lucas , Adam Goldberg Konusu: John Forbes Nash Jr., genç yaşında geliştirdiği kuramlarla matematik dünyasının bir numaralı ismi haline gelir. Fakat kısa süre içerisinde bencilliği ve kendine olan aşırı güveni sonucunda oluşan kişisel problemleri ile baş edemez duruma düşer. Dâhilik ile delilik arasındaki ince çizgiyi anlatan bir biyografi 10- PATCH ADAMS (1998) IMDB Puanı: 6.7 Tür: Biyografi , Dram , Komedi Süre: 115 Dak. Yönetmen: Tom Shadyac Oyuncular: Robin Williams , Philip Seymour Hoffman , Bob Gunton, Monica Potter , Michael Jeter Konusu: Yaşanmış bir hayat hikâyesinden alınmıştır. İntihar eğilimli biri olarak girdiği akıl hastanesinde gördüklerinden sonra Hunter `Patch` Adams (Robin Williams), çıktıktan sonra tıp fakültesine öğrenci olarak girer. Okulda başarılı bir öğrenci olmasına karşın, ideallerinden dolayı hocalarından tepki görür. Amacı `hayata renk katarak` mizah yoluyla tedaviye katkıda bulunmaktır. 11- ONURLU BİR ADAM ( MAN OF HONOR) (2010) IMDB Puanı: 7.2 Tür: Biyografi , Dram Süre: 129 Dak. Yönetmen: George Tillman Jr. Oyuncular: Charlize Theron , Robert De Niro , Cuba Gooding Jr. , Tyler Posey , David Conrad Konusu: Amerika`nın ilk engelli Afrika-Amerika asıllı dalgıcı ve onu yetiştiren adamın hikâyesi 12- ENIGMA ( THE IMITATION GAME) (2014) IMDB Puanı: 8.1 Tür: Biyografi , Dram , Gerilim Süre: 113 Dak. Yönetmen: Morten Tyldum Oyuncular: Keira Knightley , Benedict Cumberbatch , Mark Strong , Matthew Goode , Charles Dance Konusu: Filmde, 2. Dünya Savaşı sırasında Almanların şifreli haberleşmelerinin kodlarını çözen Alan Turing`in Nazileri durdurma başarısı anlatılıyor. 13- MAVİ BEBEK SENDROMU(SOMETHİNG THE LORD MADE) (2004) IMDB Puanı: 8.3 Tür: Biyografi Süre: 110 Dak. Yönetmen: Joseph Sargent Oyuncular: Alan Rickman, Yasiin Bey, Kyra Sedgwick Konusu: Büyük Buhran sırasında başlayan, cerrah Alfred Blalock ile siyahî asistanı Vivien Thomas`ın 34 yıllık ortaklıklarının hikayesi. İlk başta hademe olarak işe alınan Thomas, el becerisi ve kardiyolojiye duyduğu ilgi sayesinde Cerrah Blaloc`un araştırmalarının önemli bir parçası haline geliyor. Ancak dönemin ırkçı yaklaşımı Thomas`ı oldukça zorluyor. 14- ZEKA PIRILTISI (FLASH OF GENİUS) (2008) IMDB Puanı: 7.0 Tür: Biyografi , Dram Süre: 119 Dak. Yönetmen: Marc Abraham Oyuncular: Dermot Mulroney , Lauren Graham , Greg Kinnear , Aaron Abrams , Alan Alda Konusu: Robert Keans`ın yaşam öyküsünü anlatan film. Otomobil üreticileri yağmurda da araba kullanmayı sağlayacak bir çözüm aramaktadırlar ve bu çözüm Robert Kearns`ın bulduğu "silecek" tir. Kendi halinde bir üniversite hocası olan Kearns bu buluşuyla bir anda zengin olabileceğini fark eder.Tabii bunda, buluşuna aşırı ilgi gösteren Ford`un da payı büyüktür. 15- HER ŞEYİN TEORİSİ (THE THEORY OF EVERTHİNG) (2014) IMDB Puanı: 7.7 Tür: Biyografi , Dram Süre:123 Dak. Yönetmen: James Marsh Oyuncular: Eddie Redmayne , Felicity Jones , Charlie Cox , Emily Watson , David Thewlis Konusu: Ünlü İngiliz fizikçi ve bilimadamı Stephen Hawking`in kariyerinin ilk yıllarına, fiziksel kapasitesini giderek düşüren ALS hastalığının aşamalarına ve ilk eşi Jane Wilde ile ilişkisine odaklanan Her Şeyin Teorisi filmi, sinema dünyasının en önemli ödüllerinde birçok adaylık kazandı. Özellikle Eddie Redmayne`in müthiş Hawking performansı, izleyiciler tarafından büyük takdir topladı. Film, Türkiye`de 27 Şubat 2015`te gösterime girmişti. 16- YARATILIŞ (CREATİON) (2009) IMDB Puanı: 6.7 Tür: Biyografi , Dram Süre: 108 Dak. Yönetmen: Jon Amiel Oyuncular: Jennifer Connelly , Paul Bettany , Benedict Cumberbatch , Toby Jones , Jeremy Northam Konusu: Darwin`in 1859`da yayımlanan başyapıtı Türlerin Kökeni Üzerine adlı kitabını hazırlama sürecinde inanç ile bilimsel gerçeklik arasında ‘Tanrı mı, evrim mi? sorusu içinde yaşadığı ikilemleri ve 10 yaşındaki kızını kaybetmesinin öyküsünü konu ediyor. 17-LOUİS PASTEUR`ÜN HİKÂYESİ ( THE STORY OF LOUİS PASTEUR) (1936) IMDB puanı: 7.4 Tür: Biyografi Süre: 87 Dak. Yönetmen: William Dieterle Oyuncular: Donald Woods , Josephine Hutchinson , Anita Louise , Paul Muni Konusu: Fransız mikrobiyolog Louis Pasteur`un alanına getirdiği devrimi anlatan bir biyografi filmi 18- GİZLİ SAYILAR (HİDDEN FİGURES) (2016) IMDB puanı: 7.8 Tür: Dram, Biyografi Süre: 127 Dak. Yönetmen: Theodore Melfi Oyuncular: Taraji P. Henson , Octavia Spencer , Janelle Monáe , Kevin Costner , Kirsten Dunst Konusu: Katherine G. Johnson, Dorothy Vaughan ve Mary Jackson tarihin anlatılmayan hikâyelerinden birine sahiptir. Uzay ve bilimlerinin derinliklerindeki sorunları müthiş zekâlarıyla çözmeye çalışan bu kadınlar gelmiş geçmiş en önemli NASA operasyonlarından birinde de büyük rol oynayacaklardır. Dünya yörüngesine çıkan ilk Amerikalı astronot John Glenn`in bütün dünyayı heyecana boğan operasyondaki her adımı bu 3 zeki bilim kadınının yardımıyla olacaktır. 19- TEHLİKELİ İLİŞKİ (A DANGEROUS METHOD) (2011) IMDB puanı: 6.5 Tür: Biyografi , Dram , Gerilim , Psikolojik Süre: 99 Dak. Yönetmen: David Cronenberg Oyuncular: Keira Knightley , Viggo Mortensen , Michael Fassbender, Vincent Cassel , Sarah Gadon Konusu: Freud ve öğrencisi Jung`un ilişkisi çerçevesinde psikanalizin doğuş sürecini ve bu iki büyük ismi karşı karşıya getirecek olan 18 yaşındaki genç kadın Sabina`nın öyküsünü anlatıyor. 20- KALIPLARI KIRMAK (BREAKİNG THE MOULD) (2009) IMDB puanı: 7.0 Tür: Dram , Tarih Süre: 80 Dak. Yönetmen: Peter Hoar Oyuncular: Dominic West , Joe Armstrong , Sam Heughan , Denis Lawson , Oliver Dimsdale Konusu: İngiltere`de bir grup bilim insanı, hükümet yetkilisi ve ilaç şirketi temsilcileri bir ilaç üzerinde karar vermek amacıyla toplanmıştır. Bu ilaç, tıpta büyük bir devrim yaratacak olan penisilindir. Herkesin gözü bu maddenin mucidi Alexander Fleming`in (Denis Lawson) üstündedir. Tıbbı değiştirecek bir ilaç ve onu keşfeden bilim insanları. Penisilinin bilinmeyen hikâyesi

Olimpiyatlardaki rekorları ve madalyaları ile yakından tanıdığımız Michael Phelps`in onu diğer yüzücülerden ayıran bir özelliği var. Sualtı kameralarıyla Phelps`i izlerseniz, yarışlara başlarken ve dönüşlerde suyun altında uzun süre bir yunus gibi hareket ettiğini görebilirsiniz

Gökbilimciler ilk kez bir karadeliğin doğumuna tanıklık etti. Güneş Sistemi`ne 22 milyon ışık yılı uzaklıktaki NGC 6946 gökadasındaki N6946-BH1 yıldızı ölürken bir karadelik oluştu.NGC 6946 gökadası, çok sık süpernova patlaması yaşandığı için, gökbilimciler arasında “Havai Fişek Gökadası” olarak anılıyor.

Bir gölün rengi ne olabilir sorusuna mavi, yeşil ve kahverengi dışında bir cevap vermek pek akla gelmeyebilir.

Keloğlan ve 23 cüce mağarada 456 altın buluyor. Keloğlan altınları dağıtmak için cüceleri birkaç gruba ayırıyor ve her gruba eşit sayıda altın vererek tüm altınları dağıtıyor.

Hava koşullarındaki değişimlerin eklemlerde ağrıya neden olduğu hayli yaygın bir inanış. Özellikle eklem iltihabı (artrit) hastalığı olan insanlar genellikle hava koşullarının ağrılarının şiddetini etkilediğini belirtir. Örneğin 558 kişiyle yapılan bir araştırmada hastaların %68`i böyle bir etkinin söz konusu olduğunu söylüyor.

Meyvenin gelişim süreci farklı basamaklardan oluşur. Büyüme aşamasında meyve dokusunun kütlesinde ve hacminde 100 kat artış olabilir. Meyvenin yenilebilir hale gelmesini sağlayan olgunlaşma süreci ise meyve maksimum büyüklüğüne ulaştıktan ve fizyolojik olarak olgunlaştıktan sonra başlar. Olgunlaşma sürecinde meyvenin dokusunda, kokusunda, tadında ve yapısındaki şeker miktarında değişimler meydana gelir. Bu süreçte hücre duvarı parçalanır, nişasta olarak depolanan karbonhidratlar daha basit ve suda çözünebilen şeker türlerine (örneğin früktoz) dönüşür.

Dinlenen bir melodinin daha sonra zihinde canlandırılabilmesi insanlara has bir yetenek. Ancak istemsiz olarak da ortaya çıkabilen bu durum zaman zaman rahatsız edici olabiliyor. İnsanların neredeyse tamamının haftada en az bir kere yaşadığı bu durumun nedeni hakkında ise yeterli bilimsel bir açıklama yok.

Orta Doğu Teknik Üniversitesi`nden (ODTÜ) Doç. Dr. Ahmet Uysal ile sosyal psikoloji ve farklı uygulama alanları üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik. TÜBİTAK Bilim Genç: Kendinizi ve branşınızı, yani psikolojiyi, kısaca tanıtır mısınız?

İnsanlar özellikle de ergenler genellikle geceleri geç saatlerde yatar, sabah ise vaktinde kalkmakta zorlanır. Bu durumun neden olduğu uyku düzensizliği problemini çözmek için önerilen yöntemlerden biri, derslerin başlama saatinin daha geç saatlere alınması ya da çalışan kişilerin iş yerlerinde esnek çalışma saatlerine sahip olması. Surrey Üniversitesi ve Harvard Tıp Fakültesi`nden bilim insanları bu yöntemlerin uyku düzensizliği üzerindeki etkisinin kalıcı olmadığını düşünüyor. Çözüm ise hayatımızı doğal aydınlık-karanlık döngüsüne göre şekillendirmek.

Saniyede 7700 m hızla hareket eden bir uzay mekiği Dünya`ya dönerken yüksekliğinden ve hızından kaynaklanan muazzam enerjisini çok kısa sürede kaybeder.

Sabun baloncuğu ile oynamak birçoğumuz için hayli eğlencelidir; iki ya da üç boyutlu bir cismi sabunlu suyun içerisine daldırıp çıkardıktan sonra üflersek baloncukların uçuşunu seyredebiliriz.

İnsanoğlunun tarih boyunca en çok merak ettiği şey nedir? Bu soruya farklı cevaplar verilebilir, ancak çoğunlukla “gelecekte ne olacağı” merak edilir. Bunun yansıması olarak da karşımıza geleceğe yolculuk, gelecekteki araçlara dair öngörüler, yeni buluşların gelecekte ne işe yarayacağı gibi birçok kurgu çıkar. Geçmişten gelen yol tektir ancak gelecek birçok yol ayrımına sahiptir ve karar gerektiren her ayrımın sonuçları belirsizdir. İşte bilim alanlarında belirsizliğin olduğu yerde matematik, matematikte de “olasılık” çıkar karşımıza.

Ortaokuldaki ve lisedeki kimya derslerinde öğretilen temel bilgilerden biri soygaz atomlarının kendi başlarına kararlı olduğu, başka elementlerin atomlarıyla bir araya gelerek bileşik oluşturmayacaklarıdır. Ancak bu ve benzeri kimya yasaları sadece aşina olduğumuz sıradan koşullar altında geçerlidir. Yeryüzündekinden çok daha farklı koşullar altında soygazların da bileşikler oluşturması mümkündür.

Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Sürekli Eğitim Merkezi tarafından bu yıl beşincisi düzenlenen Dönem Arası Seminerleri ile farklı alanlardan katılımcıların deneyimli akademisyenlerle bir araya gelmesi ve disiplinler arası çalışmaların teşvik edilmesi amaçlanıyor. Bilim Genç Dergisi Yayın Yönetmeni Dr. Bülent Gözcelioğlu da 5. Dönem Arası Seminerleri`nin konuşmacılarından biriydi.

Pi sayısının ilk üç rakamının takvimlerdeki karşılığı 14 Mart (3/14) her yıl Pi Günü olarak kutlanıyor. Matematikçileri bir araya getiren Pi Günü`nü Bilim Genç dergisi simit ve üçgen peynir ile kutlayacak. Bilkent Üniversitesi Matematik Bölümü öğretim üyeleri Prof. Dr. Azer Kerimov ve Prof. Dr. Ali Sinan Sertöz`ün de katılacağı etkinlik tüm matematik severlere açık!

Gökbilimciler yakın gelecekte Einstein`ın genel görelilik kuramını bir sınavdan daha geçirmeyi planlıyor. Einstein genel görelilik kuramını geliştirirken, statik bir evren modeli elde edebilmek için denklemlere kozmolojik sabit adı verilen bir terim eklemiş, ancak daha sonraları yapılan gözlemler evrenin statik olmadığını aksine giderek genişlediğini gösterince kozmolojik sabiti denklemlerden çıkarmıştı.

Ağızda oluşan kötü kokunun nedeni kolayca buharlaşabilen bazı sülfür bileşikleridir. Ağız boşluğundaki mikroorganizmalar protein temelli bileşikleri parçalayarak bu bileşikleri oluşturur.

Isaac Newton`un tüm zamanların en iyi bilim insanlarından biri olduğu herkes tarafından bilinir ancak İngiltere Kraliyet Darphanesi`nde yaklaşık 30 yıl yöneticilik yaptığı pek bilinmez. On yedinci yüzyılın sonlarında İngiltere`nin gümüş paralarla ilgili büyük bir sorunu vardı. O zamanlarda para “basma” işlemi, değerli madenden dökülmüş bir levhadan çekiç darbeleriyle belirli ağırlıkta parçalar koparmaktan ibaretti.

Bumerangların geçmişi binlerce yıl öncesine dayanıyor. Başlangıçta avlanmak amacıyla silah olarak kullanılan bumeranglar atıldıklarında geri dönmüyordu. Atıldığı noktaya geri dönen bumeranglar genellikle spor ve hobi amaçlı kullanılıyor.

İçinde kuruyemiş bulunan bir kavanozu çalkaladığınızda büyük kuruyemişlerin kavanozun üst kısmında toplandığını, küçük olanların ise kavanozun alt tarafına doğru hareket ettiğini gözlemlemişsinizdir. Brezilya fıstığı etkisi olarak adlandırılan bu olgu ilk bakışta mantıksız gelebilir, çünkü daha büyük dolayısıyla daha ağır parçacıkların aşağı doğru hareket etmesi gerektiğini düşünebilirsiniz.

Beynin fonksiyonlarını anlamak, uzun yıllardır bilim insanları için bir merak ve araştırma konusu. Beynimizde neler olup bittiğini aydınlatabilmek amacıyla günümüze kadar yapılan çalışmalarda sinir hücrelerinin faaliyetlerinde değişiklik yapmaya dayalı birçok yeni teknik geliştirildi.

Hızla artan dünya nüfusuna bağlı olarak tüketimin de artması günümüzde biyoçeşitliliği daha fazla tehdit eder hale geldi. Doğal alanlar üzerindeki madencilik faaliyetleri, tarımsal faaliyetler, şehirleşme ve buna paralel olarak artan enerji ihtiyacı çok kısa süreler içerisinde hızlı yıkımlara ve yok oluşlara neden oluyor.

Su altı belgesellerinde gördüğümüz mercanlar belki çok çeşitli renklerinden, belki değişik yapılarından, belki de mücevhere benzemelerinden dolayı ilgimizi çeker.

a1, a2, a3, a4, a5, a6, a7 dizisi 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7 dizisinin bir permütasyonu (elemanlarının yer değiştirmesi) olmak üzere...

İnsanların tarih öncesi çağlardan beri yiyecek, barınma ve korunma ihtiyaçlarını karşılayabilmek için zaman döngülerini takip ettiği ve zamanı ölçtüğü biliniyor. Başlangıçta bunu yapmanın en kolay yolu doğal süreçleri, örneğin mevsimleri, Güneş`i, Ay`ı, yıldızları ve hayvanların göç ettiği dönemleri gözlemlemekti.

Su başlıca içeceğimiz olduğu için içme suyunun temiz olması sağlık açısından hayli önemli. Bu nedenle evlerde çeşme sularını filtre eden arıtma sistemlerinin kullanılmasının gerekli olduğunu duymuş olabilirsiniz. Biz de Deney Kutusu köşesinin bu etkinliğinde evlerdeki su arıtma cihazlarında sıkça kullanılan aktif karbonun suyu kirletici etkenlerden nasıl ayırdığını anlamaya çalışıyoruz.

Tasarla | Yap | Öğren: Fen Bilimleri Öğretmenlerine Yönelik Mühendislik Tasarım Atölyesi, 4-5 Mart, 2017 tarihlerinde Orta Doğu Teknik Universitesi (ODTÜ)`nde gerçekleştirilecektir. Atölye, 10:00 – 17:30 saatleri arasında yapılacaktır. Atölyenin ilk günü RÜZGEM`de, ikinci günü ise Eğitim Fakültesi`nde olacaktır. Ulaşım bilgileri daha sonra katılımcılar ile paylaşılacaktır. Atölye`ye katılım ücretsizdir. Etkinliğimize katılan öğretmenlerimize “Katılım Belgesi” verilecektir.

Seyahat etmek, çoğu kişi için bir tutkudur. Daha önce hiç görmediğiniz bir kültüre adım atmak, yeni insanlar tanımak, farklı yemekler tatmak... Elbette merak ve öğrenme güdüsünü seyahatle birleştirmenin sınırsız sayıda yolu vardır. Ancak bugün,  merakımızın bizi sürüklediği yolda en doğru yerlere seyahate başlıyoruz: “Bilim” ve “ Seyahat” sözcüklerinin uyumla birleştiği “BİLİM MERKEZLERİ”ne... Bu yazımızda ,dünyadaki en önemli bilim müzelerinden ve merkezlerinden bazılarını inceleyeceğiz. Yolculuğa hazır mısınız? Dünyanın dört bir yanına uçuş için kemerlerinizi bağlayın!1-Natural History Museum, London, United KingdomLondra Tabiat Tarihi Müzesi Londra tabiat tarihi müzesi, fosil koleksiyonu ile ün salmış bir müze. İçeriğinde pek çok  dinozor, hayvan ve bitki fosilinin yanı sıra, zengin mineral ve doğal kaynak örnekleri de içermekte. 1881 yılında kurulan müzenin, yılda 5 milyondan fazla ziyaretçi ağırladığı bilinmekte. Müzenin en çok ilgi geçen bölümü deprem simülasyonu. 2- Science Museum, London, United Kingdom Londra Bilim Müzesi, Londra, İngiltereEğlenceli ve eğitici bilimsel içeriklerin bulunduğu, farklı simülatörlerle çocukların uzay uçuşlarını deneyimleyebileceği, içinde tıp tarihinden, farklı tarihi saatlere kadar pek çok farklı içeriği barındıran muhteşem bir müze... İçeriğinde yaparak yaşayarak öğrenmeye dair farklı aktivitelerin yanı sıra, 3D IMAX sinema da bulunuyor va farklı seanslarla bilimsel film gösterimi yapılıyor.Web Sayfası: https://www.sciencemuseum.org.uk/3. National Air and Space Museum, Washington D.C., United StatesUluslararası Uzay Ve Havacılık Müzesi,Washington, AmerikaHavacılık ve uzay tarihine ilişkin en zengin arşivi barındıran müze. Yılda yaklaşık 6.7 milyon ziyaretçiyi ağırlıyor. İçerisinde kendinizi sanki havacılık ve uzay konusunda bir zaman tünelinde gibi hissediyor ve gerçekten uzaydan getirilmiş farklı objeleri görüp inceleyebiliyorsunuz.Web Sayfası: https://airandspace.si.edu/4. The Exploratorium, San Francisco , California, United StatesExploratorium, Kaliforniya, AmerikaBazı bilim merkezleri bilimi gözlerinizin önüne serer bazıları ile parmaklarınızın ucuna sunar. Exploratorium ise ikinci türden... Burada robotlar tasarlayıp programlayabiliyor, bir inek gözünün kısımlarını inceleyebiliyor ve farklı sorgulama odaklı atölyelere katılabiliyor, görsel yanılgılarda kendinizi kaybedebiliyorsunuz...Web Sayfası: https://www.exploratorium.edu/5. Boston Childrens Museum, Boston, MA, United StatesBoston Çocuk Müzesi, Boston, AmerikaYaparak yaşayarak öğrenmenin gücünü temel alan müzede, marangozluktan tutun da kuvvet ve hareket ilkelerini temel alan oyun düzeneklerine, tırmanma platformlarından, japon stili tasarım sergilerine pek çok uyarıcı mevcut.Web Sayfası: https://www.bostonchildrensmuseum.org/6. Ontario Science Centre , Toronto, CanadaOntario Bilim Merkezi, Toronto, KanadaDoğal deneyimler yoluyla br keşif yolculuğuna çıkmak isterseniz tam doğru yerdesiniz... Davincinin buluşlarını hayata geçirmek mi istiyorsunuz? Ya da kendinizi harry potter fi,lminin içinde hissetmek? Ünlü MYTHBUSTERS televizyon programının keşiflerine dalmak?  Müzikle bilimin eşsiz buluşmasına şahit olmak... Hepsi Ontario bilim merkezinde sizi bekliyor. Web Sayfası: https://www.ontariosciencecentre.ca/7. Powerhouse Museum , Sydney , AustraliaPowerhouse Müzesi, Sidney, AvustralyaMühendisliğe ve fiziğe meraklıysanız bu müze tam size göre... Geçmişten günümüze farklı alanlardaki mühendislik sistemlerini inceleyebilmenin yanı sıra, manyetizma, elektrik, hareket ve duyulara ilişkin çok farklı deneyler ile karşı karşıya kalacaksınız. Web Sayfası: https://www.powerhousemuseum.com/8. Royal Observatory in Greenwich  ,Greenwich  , EnglandGreenwich gözlemevi, Greenwich, İngiltereHani şu coğrafya kitaplarında hep adını duyduğumuz, “Greenwich gözlemevi” var ya; işte tam ondan bahsediyoruz. Meridyenlerin başlangcında, tam sıfır noktasında bir fotoğraf çektitebilir,  büyük bir teleskopla gözlem yapabilir ve gözlem müzesini gezebilir, farklı astronomik saatlerin nasıl yapıldığını inceleme fırsatı bulabilirsiniz.Web Sayfası: https://www.rmg.co.uk/royal-observatory9. Computer History Museum, Mount View, California, USA Bilgisayar Tarihi Müzesi, Kaliforniya, Amerika 1996 yılında Amerika Birleşik Devletleri'nde kurulan bir müzedir. Bilgisayar tarihi ve bilgisayar teknolojilerinin toplum üzerine etkisi üzerine adanmış silikon vadisinde bulunan bu müzeyi özellikle teknoloji sevenlerin görmesini öneriyoruz. Web Sayfası: https://www.computerhistory.org Dünyanın En İyi Bilim Merkezleri-2 makalesine ulaşmak için tıklayınız.

Venüs ve Mars, şubat ayı boyunca akşam saatlerinde gökyüzünde parlamaya devam ediyor. Şubatın ilk günlerinde Ay da bu ikiliye katılıyor. Jüpiter ve Satürn ise gün doğumundan önce gökyüzünde gözlemlenebilir.

Slime olarak bilinen oyun hamuru son günlerin en popüler oyuncaklarından biri. Bir top gibi zıplayabilen ve bir sıvı gibi akabilen bu malzeme, Dublin Üniversitesi`nde çalışan bilim insanları tarafından kuvvet algılayan çok hassas bir sensörün geliştirilmesinde kullanıldı.

Elektrikli yılan balığı iletişim kurmak, yön bulmak, bazı durumlarda avlanmak ve kendini korumak...

Alkali metaller (örneğin lityum, sodyum, potasyum, rubidyum ve sezyum) hava ile temas ettikleri anda oksitlenir. Bu metaller suya düşerse patlamaya bile yol açabilirler.

ABD`nin Kansas eyaletinde yaşayan 10 yaşındaki 5. sınıf öğrencisi Clara Lazen fen bilgisi dersinde şans eseri tetranitratoksikarbon maddesini buldu.

Donan yağmur çok tehlikeli sonuçları olabilen bir doğa olayıdır. Yerin yüzeyine temas ettiğinde donan yağmur yerin ıslak gibi görünmesine neden olur.

Başlık size biraz tuhaf gelmiş olsa da sanat ve bilimin birbirini beslediği tartışılmaz bir gerçek. Bu haberimiz ise tam bu konuyla ilgili.Hollandalı artist ve tasarımcı Dan Roosegarde ; Van Gogh`un Yıldızlı Geceler tablosundan ilham alarak oldukça yaratıcı ve güzel bir tasarıma imza attı. Kilometrelerce uzunluktaki bir bisiklet yolunu; karanlıkta parlayan ve güneş enerjisi ile çalışan LED ampuller ile tıpkı “yıldızlı geceler” tablosu gibi döşedi. İşin güzel yanlarından biri de; bu yolun tam da Van Gogh`un doğup büyüdüğü Hollanda –Brabandt`ta yer almasıydı. Yine bu projeden ilham alan Polonya ise, güneşte şarj olduktan sonra 10 saat boyunca ışık verebilen özel bir sentetik materyal yaratarak benzer bir bisiklet yolu oluşturdu. Henüz test aşamasında olsa da, yaratıcılık ve sanatın izlerini taşıyan bu bilimsel çalışmalar yakın bir gelecekte pek çok ülkeye örnek olacağa benziyor. KAYNAK: https://www.boredpanda.com/van-gogh-starry-night-glowing-bike-path-daan-roosegaarde/ https://www.boredpanda.com/glowing-blue-bike-lane-tpa-instytut-badan-technicznych-poland/ 

Kış lastikleri kışın soğuk havalarda sürüş için tasarlanmış lastiklerdir. Sıcaklık yaklaşık 7°C`nin altına düştüğünde diğer mevsimlerde kullanılan lastikler sertleşir ve yol tutuşları azalır. Kış lastikleri ise daha yumuşak kauçuk malzemeden üretilir. Böylece düşük sıcaklıklarda bile esnekliklerini korur ve yolu kavrama yeteneklerini kaybetmezler. Kış lastikleri yaklaşık -30°C`ye kadar bu özelliklerini korur.

Alison Abbott, 10 Ocak 2017 tarihinde Hacettepe Üniversitesinde "Bilim İletişimi" hakkında konuşacak. 10 Ocak 2017 14:00 Rektörlük Binası Yeni Senato Salonu, Sıhhiye Yerleşkesi

Ankara`da üç yıldır düzenlenen ve ilk günden itibaren Türkiye`nin en geniş katılımlı STEM festivali olan STEM Makers Fest Expo 2018`in ilk günlerinde Kocaeli halkıyla buluştu. Etkinlik, Kocaeli Bilim Merkezi‛nde Milli Eğitim Bakanlığı, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Kocaeli Bilim Merkezi, Hacettepe STEM Maker Lab, Nesibe Aydın Okulları, Texas Instruments ve Mühendis Çocuk işbirliği ile gerçekleştirildi. 6 Ocak`ta Kocaeli Bilim Merkezinde gerçekleştirilen etkinliğe konuşmacı olarak Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Doç. Dr. M. Hilmi Çolakoğlu, Vali Yardımcısı Ahmet Büyükçelik, Kocaeli Belediye Başkan Yardımcısı Zekeriya Özak, Kocaeli İl Milli Eğitim Müdürü Fehmi Rasim Çelik, Türkiye Genç İş adamları Derneği Başkanı Ali Yücelen ve TOBB üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Selçuk Tunalı ve alan ile ilgili çeşitli akademisyenler katıldı. Etkinlik sırasında öğretmenler, öğrenciler ve tüm halk için gerçekleştirilen atölyeler robotik, kodlama, mühendis çocuk, üç boyutlu yazıcılar ve ahşap tasarım gibi alanlarda olmak üzere 35 farklı atölye 5 farklı oturumda gerçekleştirildi. Gün boyu özellikle miniklerin heyecanı, sorgulamaya, eleştirmeye, bilimi ilk elden tecrübe etmeye gösterdiği ilgi görülmeye değerdi. Özellikle bilimde cinsiyet eşitliğinin oldukça önemsendiği günümüzde, festivalde 3 bilim kadını bu konuda kız çocuklarına rol model oldular. “Daphnia`nın kalbi” atölyesi ile Gazi Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Semra Mirici, görülenin ötesini sorgulamak için gençlere ışık tutarken, “Renklerin kimyası” atölyesi ile Gazi Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Alev DOĞAN eleştirel düşünmenin kapılarını açtı. Hacettepe Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Duygu SÖNMEZ “DNA elektroforez” atölyesi ile, geleceğin “daha iyinin mümkün olduğuna inanmak” ve “bilime güvenmek” ile mümkün olabileceğine inanmalarını teşvik etti. Çocuklarımızın özgüvenlerini, başarmaya ilişkin algılarını tazeleyerek ellerinden tutup “Sen de yapabilirsin!” demekle kalmayıp, bilime dokunmalarını sağladılar. Büyük ilgi gören değerli bilim kadınlarımızın, dolu dolu bilgi birikimlerini, minik zihinlerin merak dolu sorularıyla harmanlayıp sergiledikleri başarılı duruş sayesinde biliyoruz ki; festivalin önemsenen ana temalarından biri olan; bilimde cinsiyet eşitliği ve kız çocuklarının bilime yönelik tutumlarını geliştirme yönünde büyük adımlar atılmış oldu. Bu dokunuşlar çığ gibi büyüyerek çocuklarımızın seçeceği meslekten, hayattaki duruşlarına, özgüvenlerine ve bilime bakış açılarına dair çok büyük değişimler yaratacak. Tüm bu, STEM & Makers Fest / Expo organizasyonun gerçekleşmesinde emeği geçen başta Hacettepe Üniversitesi STEM & Maker Lab başkanı Doç. Dr. Gültekin Çakmakçı olmak üzere tüm ekip üyelerine teşekkür ediyor ve bu ışığın ülkemizde daha geniş alanlara yayılması ve daha çok kişiye ulaşmasını temenni ediyoruz. STEM & Makers Fest / Expo, 13 Ocak 2018 tarihinde Antalya`da ve 3 Mart 2018 tarihinde Mersin`de düzenlenecek. Detaylı bilgi için aşağıdaki adresi ziyaret ediniz: www.stemandmakers.org

Kar, suyun donmuş halidir. Donmuş su yani buz renksizken kar beyaz görünür. Bu durumun nedeni buz kristalleri ile kar tanelerinin ışıkla farklı...

Yolculuğa kaldığımız yerden devam ediyoruz. Dünyanın dört bir yanında bilimin ayak izlerini takip etmenin zevki tartışılabilir mi? Dünyanın En İyi Bilim Merkezleri-1 makalesine ulaşmak için tıklayınız. 10- The Tinkery, Austin, Texas, US Tinkery, Teksas, Amerika “Austin Çocuk Müzesi”nin yeniden yapılanmış hali olan “Tinkery”; inovasyon ve teknoloji üzerine odaklanmış bir müze. 4-14 yaş arası çocukların ve ailelerinin katılabileceği yaratıcı atölyelerin yanı sıra, Kimya ve sanatı birleştiren inanılmaz bir mutfak tecrübesi yaşamanıza olanak sağlıyor. Web Sayfası: https://thinkeryaustin.org/ 11- Children`s Museum, Houston, US Houston Çocuk Müzesi, Houston, Amerika Amerikan “Parents Magazine” dergisinin Amerika`daki “En iyi çocuk müzesi” olarak seçtiği bu müze tüm övgüleri hak edecek kadar renkli bir müze. Vizyonu “yaşam boyu öğrenme” olan müzede; yetenek keşif köşeleri, STEM MAKER atölyeleri, SECRET macera etkinliği, suyun gücünü ve fizik ilkelerini test edebileceğiniz bir akış atölyesi va daha niceleri bulunuyor. Web Sayfası: https://www.cmhouston.org/ 12-Muse, Trento,Italy “Muse” Bilim Merkezi, Trento, İtalya Müze müdürü “Muse” için; “Müzemizde her şey erişilebilir ve dokunulabilir durumda çünkü herkesin bir bilim insanı olabilmek için fırsatlara ihtiyacı vardır.” diyor. Tasarımında “ışık” ve “su” temalarının ön planda tutulduğu bu müzede, oldukça etkileyici bir “Uçan Türler” sergisinin yanı sıra, teknoloji ve inovasyon fikirleri sergisi de bulunuyor. Burada 3D yazıcılarla hayallerinizi gerçeğe dönüştürebiliyor, yanı sıra elektronik laboratuvarlarında yaparak-yaşayarak öğrenme odaklı atölyelere katılabiliyorsunuz. Web Sayfası: https://www.muse.it/en/Pages/default.aspx 13- Petrosains Discovery Center, Kuala Lumpur, Malaysia Petrosains Keşif Merkezi, Kuala Lumpur, Malezya Biraz daha uzaklara çevirdiğimiz rotamızda bu kez yine çok eğlenceli bir bilim merkezi var. “Petrosains” kuvvet ve fizik ilkelerini açıklayan tasarım oyunları, uzayda yaşama ilişkin gerçekçi simülasyonlar, dinazorların yaşamına ilişkin dikkat çekici animasyon ve canlandırmalar ile dopdolu ve unutulmaz bir gün geçirmenize olanak sağlıyor. Web Sayfası: https://www.petrosains.com.my/ 14- Amsterdam`s Science Center NEMO, Amsterdam, Netherlands Amsterdam Bilim Merkezi NEMO, Amsterdam, Hollanda Bu müzede; ‘rüzgar, su ve güneş` ile dopdolu bir enerji yolculuğu yapabilir; günlük hayattaki fenomenlere cevap arayabilir,“Çağlar Boyu Bilim” bölümünde geçmişten günümüze yapılan araştırmalar hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz. Yanı sıra, devasa yapıların inşa sürecini keşfedebilir, zihnin derinliklerinde sürükleyici bir maceraya çıkabilirsiniz. Tercih sizin, ama gününüzün çok keyifli geçeceği kesin. Web Sayfası: https://www.nemosciencemuseum.nl/en/ 15- Hong Kong Space Museum, Hong Kong, China Hong Kong Uzay Müzesi, Hong Kong, Çin Biraz da uzak doğuya çevirelim dümenimizi. Dünya`nın en iyi bir kaç planetarium sisteminden birine sahip bir müze var şimdi sırada. Bu yılın sonuna doğru yenilenmiş haliyle faaliyete geçen müzede uzay kamplarının yanı sıra gözlem geceleri de düzenleniyor. Meteor örneklerini inceleyebileceğiniz müzede kendinizi Ay`a yolculuk yapıyor gibi hissedebilirsiniz. Web Sayfası: https://www.lcsd.gov.hk/CE/Museum/Space/en_US/web/spm/whatsnew.html 16- Discovery Children`s Museum, Las Vegas, Nevada, US Keşif Çocuk Müzesi, Las Vegas, Amerika Bu müze , çocukların kendi deneyimleri yoluyla mühendisliğe adım attıkları, kendi buluşlarını yaptıkları özel bir merkez. Kültürel ve akademik açıdan farklı çocukların eşsiz öğrenme deneyimleri yaşamasını kendine misyon olarak belirlemiş. Ayrıca içerisinde, insan vücudunun sırlarını, basit makineleri, görsel algı testleri, elektrik, dünya konulu sergiler ve deney setlerinin yanı sıra sosyal bilimler ve tarihsel içeriklere yönelik bölümler de bulunuyor. Web Sayfası: https://www.discoverykidslv.org/ 17- Te Papa Museum, Wellington, New Zealand Te Papa Müzesi, Wellington, Yeni Zellanda Te Papa müzesi, çok zengin bir fosil koleksiyonuna, Yeni Zellanda`da bulunan bitki ve kuş türlerine, aynı zamanda farklı bitki, hayvan ve sürüngen türlerine de ev sahipliği yapan bir müze. Bu müzenin en önemli özelliği ise, dünyadaki en büyük örnek olan 495 kiloluk dev bir mürekkepbalığı örneğini sergiliyor olması. Web Sayfası: https://www.tepapa.govt.nz/ 18- Landek Park Coal Mining Museum, Ostrava, Czech Republic Landek Park Kömür Madeni Müzesi, Ostrava, Çek Cumhuriyeti Çağlar boyu sağlam kalmış yapısı, büyüleyici tarihi atmosferi ile, gezerken 200 yılın dokusunu içinizde hissedebileceğiniz ve kömür çıkartılma sürecini ve karbonun evrimini gözler önüne seren çok özel bir müze. Web Sayfası: https://www.landekpark.cz/ 19- Science Museum Principe Felipe, Valencia , Spain “Principe Felipe” Bilim Müzesi, Valensiya, İspanya İlk bakışta dış mimarisi ile büyüleyen bu müzede, sıfır yerçekimi ile hazırlanmış özel serginin, elektrik tiyatrosunun, kromozom ormanının, spor ve bilim ilişkisi için kurgulanmış özel alanların da sizi çok etkileyeceğinden süphemiz yok. Web Sayfası: https://www.cac.es/es/home.html 20- National Media Museum, Bradford, United Kingdom Ulusal Medya Müzesi, Bradford, İngiltere Fotoğrafçılığın, film ve televizyoncululuğun, internetin, animasyon yapımının ve hatta video oyunlarının keşfini gelişimini anlatan, benzersiz bir arşive sahip olan müzemiz var sırada. Bunun yanı sıra göz-ışık-görme ilişkisini derinden keşfedebileceğiniz, IMAX filmlerinin nasıl hazırlandığını keşfedebileceğiniz müze, bilim ve teknoloji meraklılarının severek ziyaret etiği bir müze Ulusal Medya Müzesi. Web Sayfası: https://www.nationalmediamuseum.org.uk/ Kaynaklar: https://www.wanderingeducators.com/best/traveling/travel-writers-guide-50-best-science-museums-around-world.html https://10mosttoday.com/10-best-science-museums-in-the-world/ https://www.parent.co/10-must-visit-museums-for-kids-in-the-united-states/ Dünyanın En İyi Bilim Merkezleri-1 makalesine ulaşmak için tıklayınız.

Dinozorların yok olmasına neden olan göktaşının sebep olduğu Chicxulub Krateri`nin içinde bulunan halka şeklindeki tepeciklerin nasıl oluştuğu anlaşıldı.

Mars ve Jüpiter arasındaki bölgede hareket eden Ceres 1801 yılında Giuseppe Piazzi tarafından keşfedildi. 930 kilometre çapındaki Ceres ilk olarak kuyrukluyıldız olarak sınıflandırılmıştı.

Günümüzde elektronik devre elemanlarını üretmek için üst-alt yaklaşımı kullanılıyor. Küçük ölçekteki parçalar, büyük ölçekteki malzemelerin kesilip şekillendirilmesiyle elde ediliyor.

Gökcisimlerinin çok belirgin farklara göre sınıflandırıldığını düşünebilirsiniz. Ancak bazen kullanılan kavramları sanıldığı kadar kesin çizgilerle ayırmak mümkün olmayabilir.

Bir gezegenin kütlesi, gezegenin başka bir gökcismi üzerindeki kütleçekim etkisi belirlenerek ölçülür. İki cisim arasındaki kütleçekim kuvveti, cisimlerin kütleleriyle doğru, aralarındaki mesafenin karesiyle ters orantılıdır. Bu nedenle bir gökcisminin başka bir cisim üzerindeki kütleçekim etkisi ölçülerek kütlesi belirlenebilir. Bunun için gezegenin diğer cisim üzerindeki kütleçekim etkisinin belirgin olması gerekir.

Dünyanın en büyük balığı balina köpekbalığıdır (Rhincodon typus). Her ne kadar balina kelime geçse de bu balık bir memeli türü değildir.

Eğer hafızayı silmek mümkün olsaydı geçmişte yaşanan bazı olayların bıraktığı izleri unutmak ister miydiniz? Ya da tam tersi, bazı şeyleri hiç unutmamak, unutulan anıları yeniden hatırlayabilmek nasıl olurdu?

Dünya`nın ortalama yüzey sıcaklığı 15°C. Ancak yıl içinde Dünya`nın farklı noktalarında çok daha düşük ve yüksek sıcaklıklara ulaşılıyor. Örneğin bugüne kadar Dünya üzerinde ulaşılan en düşük sıcaklık Antarktika`nın doğusunda -89,2°C olarak ölçülürken, en yüksek sıcaklık 2005 yılında İran`daki Lut Çölü`nde 70,7°C olarak kaydedildi.

Vücut sıcaklığının yükselmesi olarak tanımlanan ateşlenme genellikle vücudun savunma sisteminin bir tepkisidir. 37 santigrat derece normal olarak kabul edilmesine rağmen, vücut sıcaklığı 36,1 – 37,2 santigrat derece arasında değişebilir. Beyindeki hipotalamus bölgesi vücudun termostatı olarak nitelendirilir ve vücut sıcaklığının düzenlenmesinden sorumludur

University of Kopenhagen`de çalışan bir grup araştırmacı yaklaşık 6000-10.000 yıl önce gerçekleştiği düşünülen ve dünya üzerindeki tüm mavi gözlü insanların göz renginin oluşmasına neden olan “kalıtsal mutasyonun” izine rastladılar.Peki, Gerçekleşen O Kalıtsal Mutasyon Neydi?Hücresel ve Moleküler Tıp Bölümü`nden Professor Hans Eiberg tüm insanların köken olarak kahverengi göze sahip olduğunu öne sürüyor. Eiberg :”Kromozomlarımızda yer alan ve kahverengi gözün oluşmasını sağlayan OCA2 geninin çalışmasını durduracak genetik bir değişim, mutasyon gerçekleşti.” OCA2 gen kodları, P proteini olarak adlandırılan protein için melanin pigmenti üretimine yardımcı olmaktadır ve bu pigment saça, tene ve göze renk vermektedir.OCA2 geninde gerçekleşen bu kalıtsal değişim, genin çalışmasını tamamen durdurmadı. Onun yerine göze renk veren iris tabakasında görev yapan bu genin melanin pigmenti üretmesini kısıtladı. Kahverengi gözleri maviye dönüştürdü. Gerçekleşen değişim,  bu sebeple oldukça özeldir. Eğer OCA2 geni tamamen zarar görse ve ya genin çalışması tamamen dursaydı, insanların gözlerinde, saçlarında veya tenlerinde melanin pigmenti olmayacak, bilinen adıyla albinizm oluşucaktı.Sınırlı Kalıtsal Varyasyon (Çeşitlilik)Kahverengiden yeşile, birçok farklı göz renginin oluşumu, gözün iris tabakasında bulunan çok miktardaki melanin pigmentinin varlığı ile açıklanmaktadır. Fakat mavi gözlü bireylerin gözünde diğer göz renklerine oranla oldukça az sayıda pigment bulunmaktadır. Profesör Eiberg:  “Bu bilgilerden yola çıkarak, bütün mavi gözlü bireylerin ortak bir atadan geldiğini söyleyebiliriz.” çıkarımını yapmaktadır. Edinburg: “Mavi gözlü bireylerin hepsi aynı DNA değişiminin ortak mirasını taşımaktadır.” Buna karşılık kahverengi gözlü bireylerin göz renklerinin oluşması için oldukça fazla renk pigmentinin varyasyonuna(çeşitliliğine) ihtiyaç vardır.Profesör Eiberg ve takımı Ürdün, Danimarka ve Türkiye`den mavi gözlü bireylerle, mitokondriyal DNA ve mavi göz ilişkisini inceleyen çalışmalar yapmaktadır. Profesör Eiberg`in çalışmaları son 10 yılı kapsamaktadır.Genlerimizdeki Doğal KarışımKahverengi gözün maviye dönüşmesindeki mutasyon ne iyi bir mutasyon ne de kötü bir mutasyon olarak adlandırılmaktadır. Gerçekleşen bu mutasyon çil, ben, kellik ve ya saç renklerinin oluşmasına sebep olan ve insanlara farklılık katan mutasyonlardan sadece biridir. Profesör Eiberg`e göre bu mutasyon bize doğanın, bizim genetik kodlarımızı sürekli karıştırdığını, insan kromozomlarından oluşan yeni genetik gen kokteyleri yarattığını ve insanlar üzerinde yeni değişiklikler denediğini göstermektedir. Kaynak: https://3tags.org/article/research-shows-that-people-with-blue-eyes-have-a-single-common-ancestor?utm_medium=email&utm_source=flipboard

Sıtmanın yayılma hızı, sivrisineklerin daha çok insanları ya da hayvanları ısırmayı tercih etmesine bağlı olarak değişir.

TÜBİTAK`ın üniversite öğrencileri arasında düzenlediği proje yarışmasının final sergisi 22-24 Ekim 2016 tarihleri arasında TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Sosyal Tesisleri'nde yapılacak.

Atmosferin stratosfer tabakasında 1950`li yıllardan beri düzenli olarak gözlenen rüzgâr hareketinde 2015-2016 yılları arasında beklenmeyen bir değişiklik belirlendi.

Nötron yıldızı, yakıtı bittiği için sönmüş büyük bir yıldızdan geriye kalanlardır. Süpernova adı verilen yıldız patlamasından sonra yıldızın çekirdeği kütleçekimi nedeniyle kendi içine doğru çöker. Oluşan bu çekim gücü ile süper-yoğun bir nötron yıldızı meydana gelir.

Yanardağlar sebep oldukları lav akıntıları, zehirli gazlar ve kül bulutları ile büyük zararlara neden oluyor. Ancak bunlar kısa vadeli etkileri. Uzun vadede ise yeryüzünün belki de en verimli tarım alanlarının oluşmasını sağlıyorlar. Yanardağların patlaması sonucu çevreye saçılan volkanik kül ve magmanın soğumasıyla pek çok mineral yerin derinliklerinden yüzeye çıkıyor.

Yüksek voltajdaki akımın geçişi sırasında telin çevresinde oluşan güçlü elektrik alan havadaki moleküllerin iyonlaşmasına ve normalde elektriği iletmeyen havanın kısmen elektriği iletmesine neden olur. Bu elektrik deşarjı sırasında yüksek frekanslı sesler ve kıvılcıma benzer ışık parlamaları ortaya çıkar.

SpaceX`in, Uluslararası Uzay İstasyonu`na ikmal için 8 Nisan`da gerçekleştireceği uçuşta 20 fare de yer alacak. Ağırlıksız ortamda meydana gelen kas ve kemik kaybını önlemeye yönelik çalışmalarda görev alacak bu farelerin uzay macerası birkaç hafta sürecek.
bilimiletisimi.com © 2016-2025 Bi Network, Stanford, California