| Bilim | Teknoloji | Sağlık | Bilim Dünyası | Eğitim
ÇOCUKLAR İÇİN KODLAMA EĞİTİMİ NEDEN ÖNEMLİ? bilimiletisimi.com © 2016 Bi Network, Stanford, California

ÇOCUKLAR İÇİN KODLAMA EĞİTİMİ NEDEN ÖNEMLİ?

Prof. Dr. Buket Akkoyunlu | Bilim İletişimi | Eğitim



“ Bence bu ülkede herkes bilgisayar programlamayı öğrenmeli. Bir bilgisayar dili öğrenmeli. Çünkü bu, insana nasıl düşüneceğini öğretiyor. Ben bilgisayar bilimini bir sosyal bilim olarak görüyorum. Bu herkesin öğrendiği bir şey olmalı” Steve Jobs

Teknoloji ile çevrelenmiş bir yaşamın içine doğan ve büyüyen çocuklarımız öğrenme, eğlenme, oyun oynama ya da aile bireyleri ve arkadaşlarıyla iletişimlerini akıllı telefon , tablet ya da bilgisayarları ile yapmaktadırlar. TÜİK verilerine göre, Türkiye`de bilgisayar ve internet kullanım oranları 2016 yılı Nisan ayında 16-74 yaş grubundaki bireylerde sırasıyla % 54,9 ve % 61,2 oldu. Bu oranlar erkeklerde % 64,1 ve % 70,5 iken, kadınlarda %4 5,9 ve % 51,9`dur (TÜİK, 2016). TÜİK`in -15 yaş grubu çocuklarda bilişim teknolojileri kullanımı ve medya araştırması (2013) sonuçlarına göre, 06-15 yaş grubundaki bilgisayar kullanan çocukların bilgisayar kullanmaya başlama yaşı ortalama 8 iken, 06-10 yaş grubunda ortalama başlama yaşı 6, 11-15 yaş grubunda ise 10 olduğu görülmektedir. 06-15 yaş grubundaki İnternet kullanan çocukların İnternet kullanmaya başlama yaşı ortalama 9`dur. İnternet kullanan çocukların İnternet kullanmaya ortalama başlama yaşı 06-10 yaş grubunda 6 iken, 11-15 yaş grubunda ise 10`dur. Haftalık ortalama İnternet kullanım süreleri dikkate alındığında, 06-15 yaş grubundaki İnternet kullanan çocukların %38,2`si İnterneti iki saate kadar, %47,4`ü üç ile on saat arasında, %11,8`i on bir ile yirmi dört saat arasında %2,6`sı ise yirmi dört saatin üzerinde kullanmıştır. 06-15 yaş grubu çocuklar İnterneti en çok %84,8 ile ödev veya öğrenme amacıyla kullanırken, bunu % 79,5 ile oyun oynama, % 56,7 ile bilgi arama, % 53,5 ile sosyal medya ağlarına katılma takip etmektedir (TÜİK, 2013).

Türkiye`de bilişim teknolojileri dersi ilköğretim 5. ve 6. sınıflarda, haftada iki saat, zorunlu ders, 6. sınıftan itibaren ise seçmeli olarak alınabiliyor. Bilgisayar kullanmaya erken yaşta başlansa da, maalesef öğrencilerimizin ileri düzey kullanımda parlak olmadıkları görülmektedir. TÜİK`in 06 -15 yaş grubu çocuklarda bilişim teknolojileri kullanımı ve medya araştırması bu sonucun nedenini açıklamaktadır. 21 ülkenin katıldığı Uluslararası Bilgisayar ve Bilgisayar Okuryazarlığı Çalışması (ICILS 2013) sonuçları da benzer sonuçları ortaya koymuştur. Türkiye`de öğrencilerin sadece % 1`i ileri düzeyde bilgisayar becerilerine sahip iken, Çek Cumhuriyeti`nde bu oran % 37, Kore`de % 35, Avustralya`da % 34 ve Polonya`da ise % 33`dür. Uluslararası Bilgisayar Okur Yazarlığı testinde 8.sınıf öğrencilerine sorular verilmekte ve bunları bilgisayar aracılığı ile çözmeleri beklenmektedir. Başka bir deyişle, teknoloji kullanma boyutunun ötesinde üretme ve yaratma boyutu araştırılıyor.

Ayrıca, 21. Yüzyılın gelişmiş toplumlarını, teknolojideki hızlı gelişmeler Bilgisayar Bilimi Eğitimine yöneltmiş, bu alanda oluşacak uzman eleman ihtiyaçlarını belirlemeye başlamışlardır. Örneğin, İngiltere bilgisayar bilimi uzman eleman ihtiyacının 2020`li yıllarda 250 bin seviyelerinin üzerine çıkacağını öngörmüş, öğrencilerini 5 yaşındayken kodlama eğitimi ile tanıştırmaya başlamıştır. Bilgisayar Bilimi Eğitimi, 5-14 yaş için zorunlu hale gelmiştir. Amerika Birleşik Devletleri İşçi İstatistikleri Kurumu verilerine göre, 2020 yılında 9 milyon civarı bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik alanlarında çalışan ihtiyacı oluşması öngörülürken, bu sayının % 50`sinden çoğunun Bilgisayar Bilimi Eğitimi gerektireceğini ortaya koymaktadır. Bu nedenle ABD`de de Bilgisayar Bilimi Eğitimi ilkokul seviyesinden başlatılmıştır. Hindistan, Avustralya, Kanada ve İsrail`de de benzer çalışmalar Bilgisayar Bilimi Eğitimine önem verilmiştir. Kuşkusuz buradaki amaç tüm çocukları bilgisayar uzmanı olarak yetiştirmek değil ancak yeteneği olan çocukları geleceğin ihtiyacı olan bilişim mesleklerine hazırlarken ve yönlendirirken, diğer çocukları da bilgisayar biliminin onlara kazandıracağı problem çözme, sistematik düşünme gibi yeteneklerle donatmak, diğer meslek alanlarında da bu yetenekleri kullanmalarına olanak sağlamaktır. Bu nedenle kodlama eğitimine çok erken yaşlarda başlanmaktadır (Balanskat & Engelhardt, 2015; Balanskat & Engelhardt, 2014; Berry, 2013).

Kodlama eğitimi çocukların

Çocuklar erken yaşta kod yazmayı öğrendiğinde; tasarım odaklı düşünme, sistematik şekilde düşünme, olaylar arasındaki ilişkileri görebilme, eleştirel düşünme, problemleri öngörerek çözümler üretebilme yetilerini kazanacak, yaşıtlarından daha farklı şekilde gelişeceklerdir. Böylece, kodlama eğitimi çocuklara 21. yüzyıl becerilerinden problem çözme, yaratıcı düşünme, analitik düşünme gibi becerileri de kazandıracaktır. Buradan kazandıkları becerilerle daha yaratıcı olabilir ve ezberci düşünme yapısından çıkarak daha analitik düşünebilirler (Orsini, 2013).

Steve Jobs, Bill Gates, Mark Zuckerberg gibi isimlerin ortak özelliği küçük yaşta programlama öğrenmiş olmaları. En çok kullanılan sosyal ağ olan Facebook`un kurucusu Zuckerberg kod yazmayı 9 yaşında öğrenirken, dünya devi Bill Gates`in ilk programı 13 yaşında yazdığı üç taş oyunu idi. 15 yaşına geldiğinde ise BASIC dilinin yeni bir versiyonunu tasarlayıp yazmıştı. Sistematik ve alternatif düşünme becerisini geliştiren, olaylar arasındaki bağlantıyı görmeyi sağlayan kodlama eğitimine çok erken yaşlarda başlanması gerektiğini ortaya koymaktadır.

Ayrıca, kodlama, başka bir deyişle program yazma, yaşamımızın her alanında kullanılmakta; tarım, sanayi, teknoloji, eğlence, moda gibi, her sektörde, bilgisayar programı ile çalışan araçlar kullanılmakta. Bilgisayarımız, cep telefonumuz, fotoğraf makinemiz gibi ilk düşüneceğiniz teknolojik cihazların yanı sıra, her gün kullandığımız ev araçlarında, bindiğimiz ulaşım araçlarında, bindiğimiz yürüyen merdivenlerde başka bir deyişle aklımıza gelebilecek tüm teknolojik cihazlarda bir bilgisayar programı bulunmakta. Teknoloji ile etkileşim içinde olduğumuz bir dünyada kodlamayı öğrenmemiz, bu hizmetlerin nasıl çalıştığını anlamamız; bilimsel ve yaratıcı düşünme becerilerini geliştirmemiz demektir. Matematik, Fen Bilgisi gibi dersler arası disiplinlerle bağlantı kurarak gerçek yaşam sorunlarına çözüm üretmek; olaylara daha ayrıntılı bakabilmek demektir. Daha da önemlisi, kodlamayı öğrenmek demek yeni fikirler ortaya koymada, günlük yaşama yönelik şeyler üretmek demektir. İşte bu nedenlerden dolayı, çok erken yaşlarda okullarımızda kodlama eğitimine başlanmalıdır. Çocuklarımızın geleceğin bir parçası olmasını istiyorsak erken yaşlardan başlayarak, onların eğlenceli şekilde kodlama mantığını öğrenmelerini sağlamalıyız. Böylece, çocuklarımızı sayısal çağın mimarları olarak yetiştirebiliriz.

Kaynaklar

Balanskat, A. & Engelhardt, K. (2015). Computing our future. Computer programming and coding. Priorities, school curricula and initiatives across Europe. Brusells: European Schoolnet.

Balanskat, A. & Engelhardt, K. (2014). Computing our Future: Computer programming and coding - Priorities, school curricula, and initiatives across Europe. European Schoolnet https://www.eun.org/c/document_library/get_ file?uuid=521cb928-6ec4-4a86-b522-9d8fd5cf60ce&groupId=43887

Berry, M (2013). Computing in the national curriculum: A guide for primary teachers. NAACE https://www.computingatschool.org.uk/data/uploads/ CASPrimaryComputing.pdf Calao, L.A.,

ICILS (2013). IEA Uluslararası bilgisayar ve bilgisayar okuryazarlığı çalışması. https://sosyal.hurriyet.com.tr/Yazar/Selcuk-sirin_530/makale/cocuklarimiz-bilgisayar-kullanmayi-bilmiyor_108239

Orsini, L. (2013). Why programming is the core skill of the 21st century. https://readwrite.com/2013/05/31/programming-core-skill-21st-century/.

TÜİK (2013). 06-15 yaş grubu çocuklarda bilişim teknolojileri kullanımı ve medya araştırması. https://www.tuik.gov.tr/PreHaberBultenleri.do?id=15866

TÜİK (2016). Bilişim hanehalkı bilişim teknolojileri kullanım araştırması. https://www.tuik.gov.tr/PreHaberBultenleri.do?id=21779.
 


Yazar Hakkında:

Prof. Dr. Buket Akkoyunlu
Hacettepe Üniversitesi Bilgisayar ve Öğretim Teknolojisi Eğitimi Bölümü | internet, sosyal medya ve mobil araçların eğitimde kullanılması konusunda çalışmalar yapıp, yazılar yazıyor
buket@hacettepe.edu.tr
Bu yazıda ileri sunulan iddia ve/veya görüşlerin sorumluluğu yazar/yazarlara aittir. Ek olarak yazım ve dil bilgisi kurallarına, etik ve yasal kurallara uygunluğu ile yazının her türlü kapsamı ve görsel içeriği yazarların sorumluluğundadır. Yazıda yer alabilecek hatalardan ve yasal sorumluluktan bilimiletisimi.com sorumlu değildir. İçeriklere ilişkin itirazlarınızı iletişim bölümünden iletmeniz durumunda derhal içerik incelemeye alınacak ve tarafınıza bilgi verilecektir.

DİKKAT: bilimiletisimi.com sitesinin isim hakları, içeriği, tasarımı, site içindeki tüm haber, yazı, makalelere ait hakları saklıdır. Aksi belirtilmediği sürece site içindeki hiçbir yazı, haber, döküman, sayfa, grafik, tasarım unsuru ve diğer unsurlar izin alınmaksızın kopyalanamaz, başka yere taşınamaz, alıntı yapılamaz, her ne suretle olursa olsun yayınlanamaz ve kullanılamaz. Site içinde yer alan haber, yazı, makalelerin her türlü hakları bilimiletisimi.com'a aittir. Hakları saklı tutulmuş bu eserler, bilimiletisimi.com'un yazılı onayı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, alıntı yapılamaz, yayınlanamaz, başka bir yerde kullanılamaz.